|
 |
|

ABDURRAHMAN YILDIRIM
Banka sektörünün dörtte biri neden yurtdışına taşındı?
Bankacılık sektörünün ekonomiye doğru dürüst kredi açmadığı bir gerçektir. 180 milyar dolarlık GSMH içinde kredilerin toplamı 20 milyar dolar. Halbuki aynı reel sektör şirketlerinin yurtdışından kullandıkları kredi 34 milyar dolar. Çok düşündürücü bir durum.
Şirketler neden acaba yurtdışından kredi kullanıyor, bu yolu deniyor? Cevap basit. Daha ucuz olduğu için.
Yurtiçinde kredi vermenin maliyeti, sadece reel faizden değil, vergi ve kamusal yüklerden dolayı da yüksek. BDDK'nın yaptığı hesaplamaya göre, yüzde 46 faizle toplanan Türk Lirası mevduatın stopaj ve fonlardan sonra tasarruf sahibine net getirisi yüzde 37.9'a iniyor. Aynı paranın ticari kredi olarak kullandırılması halinde banka komisyonu hariç kullanıcıya maliyeti yüzde 56.1'e yükseliyor. Ortalama yüzde 5 banka kârı ile kredinin maliyeti yüzde 58.9'a çıkıyor.
* 11 katrilyonluk yük- Aynı hesaplamalar döviz kredileri için de yapılmış. Yandaki tablodan da görülebileceği gibi, kredi maliyeti dövize verilen faizin iki katından fazla.
Aracılık maliyetlerinden dolayı kamuya 2002'de aktarılan kaynak 10.9 katrilyon lira. Bu yükün 7.7 katrilyonu şirket ve kişilere aktarılırken, 3.2 katrilyonu bankaların üzerinde kaldı.
Yüksek aracılık hizmetlerinin yarattığı en önemli sonuç, parasal işlemlerin yurtdışına taşınması. Mali sektörün şube, off-shore, banka zincirinden oluşan yurtdışı operasyonlarının yurtiçine oranı yaklaşık dörtte bir. Türkiye'de aracılık maliyetlerinin yüksekliği parayı yabancılaştırmış, yurtdışına taşımış.
Reel sektörün kredi kullanımı, büyümenin finansmanı ve mali sektörün kurtuluşu için, aracılık maliyetleri bir an önce düşürülmelidir.
* Sonuç- "Ölçülü olmak, felsefeden bile daha güçlüdür" Epicure
Mesajlarınız için:
ayildirim@sabah.com.tr
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|