Dizinin tamamını izlemedim. Dolayısıyla 'oldu-olmadı' gibi yorumlar yapacak durumda değilim. Ayrıca olmamışsa da 'oldu' derdim; bunu da açık yüreklilikle söylüyorum. Niye mi? Çünkü onlardan birer tane daha yok. Her şeyin reyting ve popülarite ile ölçüldüğü
televizyon dünyasında, 'Altın Kızlar'ın başka kıstaslarla değerlendirilmeleri gerektiğine inanıyorum. Ben ne şanslıyım ki; Hülya Koçyiğit ile Türkan Şoray'ı yakından tanıma fırsatı buldum, onlarla zaman geçirdim. Ve starlığın tevazu ve alçak gönüllükle birleşince nasıl muhteşem bir şey olduğunu gördüm. Nevra Serezli ve Fatma Girik'i çok fazla tanıma şansım olmadı ama onları da çok seviyorum. Ve dördünün de kimseye bir şey ispat etme durumunda olmadığına inanıyorum. Fatma Girik'in dediği gibi ballanmışlar, demlenmişler ve şimdi de bunun tadını çıkarıyorlar. Bırakalım, birlikte olmaktan, kamera önünde bulunmaktan, bu hikayenin içinde yer almaktan keyif alıyorlarsa sonsuza kadar oynasınlar. Biz de onlara alkış tutalım.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın
Yayın tarihi: 24 Nisan 2009, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/04/24/gny/haber,1B4998DAA48E42ECBBA057AD33DC10D5.html
Tüm hakları saklıdır.