Sahaflar, Beyoğlu'nda kendilerine ait bir sokak istiyor.
Sahaflık sadece ticaret değildir
İşlerinin sadece kitap satmak olmadığını söyleyen sahafların yerel yönetimlerden istekleri var..
Çok eski mesleklerden olan sahaflık, günümüzde sadece eski kitap alıp-satılan yer olarak algılansa bile gerçekte bilgi, kültür ve kitaplara olan sevgiyi yansıtan geniş anlamlar taşıyor. Bu bağlamda 'eskici'lerden ayrılıyor; bilgi ve tarihle iç içe olmanın bir parçası olarak günümüzde de işlevini sürdürüyor. Nitekim sahaf piyasasında iyi tanınan ve geniş bir kitapsever kitlesine 12 yıldır hizmet verdiklerini belirten Cevat Besi sahaf olmanın altyapısını şöyle anlatıyor: "Sahaf, gerektiğinde müşteri ile bir konuda fikir alışverişine giren, hatta bazen onu yönlendiren kişidir. Ayrıca sahaflarda kitap dışında tarihi objeler, vesikalar, ferman türü veya dini metinler olabilir. Örneğin elimde 450 yıllık Arapça-Türkçe sözlük var. Bunun değerini parayla ölçemezsiniz. O konularda bilgili olmalısınız. 450 yıllık Türkçe-Arapca el yazması sözlüğü elime aldığımda tarihe dokunduğumu hissediyorum." Ne var ki sahaflık günümüzde yerel yönetimlerden pek destek görmüyor. Sahafların talepleri ise aslında fazla değil. Besi, Beyoğlu Sahaflar Çarşısı'nda 30 sahaf bulunduğunu ve yerel yönetimlerden destek beklediklerini söylüyor: "8-22 Ekim arasında Gezi Parkı'nda Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan'ın katkılarıyla 'sahaflar fuarı' düzenledik; binlerce kişiyi kitapla buluşturduk. Başkan Demircan, bize Beyoğlu'nda bir sokak vereceğini söyledi." 16 yıldır bu işi yapan Umut Nar ise ekonomik krizin sahafları da etkilediğini belirtiyor. Ayrıca sahaflar seslerini daha yüksek sesle duyurmak ve aralarındaki mesleki dayanışmayı geliştirmek için İstanbul, Ankara, İzmir gibi şehirlerde dernekleşme çalışmalarını sürdürüyorlar.
Yayın tarihi: 3 Nisan 2009, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/04/03/cm/haber,3CD8742DC2AE49AD98C554A9CBF6D3A5.html
Tüm hakları saklıdır.