'Sevdiğiniz yerden' alın daha çok sebze tüketin
Bugün işten eve dönerken bir yerde durun. Ama bu durduğunuz yer bir kafe ya da pastane olmasın; taptaze sebze ve meyvelerin satıldığı sevdiğiniz bir manav olsun. Göreceksiniz bu sizi daha sağlıklı yapacak... Seçme özgürlüğünden ve kalitesinden dolayı 'alışveriş yaptıkları yeri seven' insanlar, aldıklarını, sevmeyenlere oranla daha çok yiyor. Aldıklarınızı yemeyi garanti edeceğiniz diğer yöntemler ise şöyle sıralanıyor:
TAZE TAZE YİYİN
* Önce koklayın, eğer taze kokmuyorsa, almayın. Ve üzerinde 'organik' etiketini ya da en azından 'hormonsuz' etiketini arayın.
* Sebze ve meyveyi sezonunda tüketin. Aldığınız meyve ve sebzelerin nereden geldiğini, üreticilerini öğrenin. Taze ve lezzetli olduğunu düşündüklerinizi almaya devam edin.
* Eve geldiğinizde aldıklarınızı çabucak yiyin. Yiyecek bekledikçe, içindeki besin değerleri de düşer. Dondurulması da buna engel olamaz... (Sadece kara erik kısa bir süre daha içindeki antioksidanları korur.)
* Siyah üzüm, elma, portakal ve domates gibi meyveler (Evet, domates de meyvedir!) diğerlerinden daha dayanıklıdır. Yine de bu besinleri de taze tüketmek iyidir.
* Sebze ve meyvelerinizi buzdolabınızın sebzelik bölümünde saklayın. Çünkü ışığa maruz kalan sebzelerin içindeki besin değeri ölebilir.
Yayın tarihi: 6 Şubat 2009, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/02/06/gny/haber,7AD65BA5330944A7BB9D3BD9CBD709C7.html
Tüm hakları saklıdır.