kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
3 Aralık 2008, Çarşamba
Sabah
 
Haberler Spor Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Magazin Sağlık Televizyon Yazarlar Kültür Sanat
 
24 Saat
24 Saat

Arif'e torpil geçiyorum ve onu komik kılıyorum

02.12.2008
İLİŞKİLİ HABERLER
Arif'e torpil geçiyorum ve onu komik kılıyorum
* Prodüksiyonun bu kadar içinde olmanız yaratıcılığınıza ket vuruyor mu sizce?
CEM YILMAZ:
Sanmıyorum. Kısıtlıyorsa bile sınırları fazlasıyla zorlamamıza yol açıyor ve bizi olumlu yönde etkiliyor, çözümler bulmaya sevk ediyor. Neyin yapılabileceğiyle ilgili daha iyi düşünmemi, yazılan senaryonun yapılabilirliğini ilk elden kontrol edebilmemi sağlıyor.
ALİ TANER BALTACI: Cem'in tüm bunları yazan kişi olarak zaten bu dünyaya katkısı oluyor, üstüne bir de yönetmen olarak projede yer alması her ikimize de işin hızlanması açısından faydalı oluyor. Bir de biz sette iki yönetmen gibi çalışmıyoruz. Cem oyunuyla meşgul oluyor. Ben de sahneyi idare eden kişi oluyorum. Zaten sete girmeden çok önce bazı işleri halletmiş, gerekli kararları vermiş oluyoruz. Geriye sadece gidip o sahneyi çekmek kalıyor.

* Sinema filmlerinizde, sahne şovlarınızdaki dilin ve oyun akışının çok etkili olduğunu düşünüyoruz. Oyunun anlatımı filmlere de yansıyor mu sizce?
CEM YILMAZ:
Sahnedeki adamla ben biraz aynı kişi olduğumuzdan ötürü, filmdeki mizah anlayışı da oradakine yakın oluyor elbette. Fakat ben bunun bir sinema diline evrimleşmesini ya da bir filmin içinde eriyip kaybolmasını istiyorum. Tabii Arif'e torpil geçtiğim oluyor. Hiç söylemeyeceği şeyleri söylüyor, bilmesi mümkün olmayan hadiseleri biliyor. Onu komik kılan da bu oluyor. Ben 35 yaşındayım. Üniversite bitirdim, kitaplar okudum, bale izledim... Arif'se bunların hiçbirini yapmadı ama benim bilgilerime sahip biçimde perdede yer alıyor. Tıpkı sahnedeki adam gibi...