Ayşecim, fantezilerimi seninle özelde konuşalım

Bir yazar arkadaşım, bana köşesinden mektup yazarken uzun uzun kelimeler döktürüp, aslında hiçbir şey söylemiyorsa; bu şahane türkü gelir aklıma: 'Hora da gelin ne diyon? Söylüyon söylemiyon. Daha da bana ne diyon?' Bu türkü; atalarımızın keskin espri anlayışının ürünü türkülerden biridir... Ayşe Arman benim 'Obezistan'da seks düşünmezsin' şeklindeki başlığımı almış ve 'Obezler ve kilolular gerçekten seks düşünmez mi?' diye manipüle etmiş. Allah tarafından da, benim yazım çıktığında hâlâ 'Obezistan'daymış da; hemen önüne denk gelen şişmanlara soruyu patlatıvermiş: "Gün içinde kaç kere aklınızdan seks geçiriyorsunuz?"

DOZ VERMEYİ UNUTMUŞ
Şişman dostlarım da açık arazide gözlerine otomobil farı gelen tavşanlar gibi kalakalmışlar belli ki... Hemen yapıştırmışlar cevabı: "Çoook! Kilomuz, bizim seks düşünmemize engel değil ki!" Ayşe Arman'ım da hemen bana dalmış tabii. "Bak şişman arkadaşların seksi çoook düşünüyor Rahşan'ım. Ama senin aklından geçmiyorsa, fantezin neyin yoksa, o senin sorunun" diye ağzımın payını sevinerek, gülerek ve sanırım bir de salyalarını saçarak vermiş. Bir de bana seks tavsiye etmiş. Eğlenceliymiş de... Sağ olsun! Ama doz vermemiş. Günde kaç kere, ağırlıklı olarak hangi fanteziler üzerine olduğunu belirtmemiş. Şişmanlara, 'Seks düşünüyor musunuz?' diye sormuş ama 'Düzenli seks hayatınız var mı?', 'Kilolarınız yatakta size sınır getiriyor mu?', 'Daha çok hangi pozisyonları tercih ediyorsunuz?' dememiş.

EMPATİ YAPAMAZSIN!
İlk yazımdaki fikrimi yineliyorum; Ayşeciğim, zayıflama kampına gidip, 'iğrendiğin' 5 kilonun çok daha fazlasına sahip insanlar adına empati yapamazsın! Çünkü senin dünya görüşün buna fazlasıyla engel! Bak güzelim; senin o canın çıkarak yaptığın orman yürüyüşünü, sırtına 50 kilo bağlayıp sana yeniden yaptıralım mı? Sonra o 50 kilo yükünle aerobik, su sporları, öğleden sonra da bir yürüyüş daha yap. Akşam da yine o 50 kilo ve yediğin 'kuş kadar' yemekle 'sevgilinin' kollarına atla bakalım nasıl bakacaksın hayata? Hadi dürüst olalım ve çok açık konuşalım... Obezistan'a gelen şişman kişi, zayıflamaya gelmiştir. Seks hayatı hiç de şahane değildir. Fantezileri çoktur, hatta zihninde hiçbir engeli yoktur ama bazı meşakkatli pozisyonlar için karın ve bel bölgesinde birtakım fazlalıkları vardır.

KISMET ARAMIYORLAR!
Toplu buluşmalarda parlak partnerler senin gibiler tarafından kapılmakta, ona ise fantezi dünyası kalmaktadır. Seksi deli gibi düşünmekte ve yılların eksikliği ile her fırsatta gerçekleştirmek istemektedir. Ancak eğer zayıflamazsa, işinin zor olduğunu da bilmektedir. Tek başına zayıflamayı becerememiş ve mecburen kendini toplama kampına yazdırmıştır. Amacı; sizin deyiminizle 'Obezistan'da hayırlı bir kısmet bulup evlenmek veya tüm cinsel hayatını orada renklendirmek değildir. Zayıflayıp, sizin o pompalamaktan bıkmadığınız 'ari ırktan' oluşan dünyanızda kabul edilen bir birey olmak istemektedir. Hani dönünce "Ya neydi öyle o kiloların? Dana gibiydin. Vallahi çok şahane oldun böyle" diyeceğiniz insanlardan bahsediyorum. Ayşe, lütfen popülizmi bırak! Dürüst ol; oradaki insanlardan kaçını arzuladın? Hangisiyle yatmak istedin? Hiç orada birini beğenip seksi düşündüğün oldu mu?

BAŞARILAR DİLERİM!
Bana gelince... Tam 20 yıldır, benim aktif şişmanlık hayatım devam etmekte. Yazına başlarkan benim için 'yazar arkadaşım' bile dememişsin. Yazına, 'X-Large Rahşan' diye başlamışsın. Sen bana bakınca; 'XLarge Rahşan' görüyor olabilirsin. Ama bana bakınca, 'kadın' görenler de var. Allah'a şükürler olsun; ışıklar kapandığında benimle olmak isteyenler giriyor hayatıma. Çünkü ben hayatta kendini olduğu gibi ifade edip, koyduğunuz sınırları zorlamayı başaran az sayıda şişman kadından biriyim. Fantezilerimi de belki bir gün kahve içerken özelde konuşuruz seninle. Çünkü ben, birazcık utanıyorum seksten konuşurken... Çok öpüyorum Ayşecim. Zayıflama savaşında başarılar dilerim...