'Destere' isimli filmin kamera arkası Antalya Film Festivali ekibini çok kızdıracak! Görüntülerde Peker Açıkalın cinsel organını tutarak rol arkadaşı Önder Açıkbaş'a "Vereceğim sana Altın Portakal" diyor!..
Trakyalı iki çiftçinin 'Destere' lakaplı bir seri katil tarafından kaçırılarak işkenceye maruz kalmalarının hikaye edildiği 'Destere' adlı sinema filminin çekimleri tamamlandı. Peker Açıkalın, Önder Açıkbaş, Tuna Orhan, Volkan Demirok, Ceyhun Fersoy, Ali Çatalbaş ve Selin Denizli'nin başrollerini paylaştığı filmin kamera arkası görüntüleri youtube'a düştü.
* PEKER AÇIKALIN FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYINIZ...Açıkalın ile Açıkbaş, kamera arkası görüntülerde Antalya Film Festivali ve Altın Portakal ödülüyle alay ediyor. 'Destere'de Trakya şivesiyle konuşan ikili, sanat filmi çektiklerini söyleyip Altın Portakal'ı şöyle ti'ye alıyor. Peker Açıkalın cinsel organını iki eliyle avuçlayarak "Hayati; hiç merak etme, vereceğim sana bu sene Altın Portakal!" diyor. Hayati rolündeki Önder Açıkbaş da ona aynı üslupla karşılık veriyor. Pantolonunun fermuarından çıkan gömleğini eliyle çekiştirip sallayan Açıkbaş, "Hayrettin; sen de kaldıracaksın Oscar'ı" diye sohbeti sürdürüyor. İki oyuncunun küfürlü diyalogları set ekibinin gülüşmeleri arasında devam ediyor. Peker Açıkalın'ın kameraya bakıp ellerini iki yana açarak "Sanat filmi yapıyoruz, sanat!" demesiyle de görüntüler sona eriyor.
Mesaj boşluğa bakarak mı verilir! * Peker Açıkalın: Benim Altın Portakal Film Festivali hakkındaki görüşlerim zaten belli. Gişe filmlerini göz ardı eden bir film festivalini önemsemem. Körler ile sağırların birbirlerini ağırladığı bir festivalin ciddiyeti ne kadardır ki; Önder ile yaptığımız Altın Portakal esprilerini ciddiye alsınlar?
HAKSIZLIK
Kitlelerin izlediği filmleri değerlendirmeye almamak haksızlık ve saygısızlıktır. Biz emek harcamıyor muyuz? Bizim insanlara verdiğimiz mesajlar yok mu? İnsanların daha güzel bir hayat sürmeleri için verilen mesajlar sadece dakikalarca boşluğa bakarak mı verilir? Mesaj vermenin başka yolu yok mudur? İçinde yer aldığım 'Maskeli Beşler' ve 'Hababam Sınıfı' serileri bir toplumun nasıl mutlu olacağına yönelik mesajlardan geçilmiyordu. Biz o mesajları dakikalarca boşluğa bakarak vermedik diye mi ödül değerlendirilmesine alınmıyoruz? Birbirlerine ödül vermekten mutlularsa böyle devam etsinler. Biz de filmlerimizin geniş kitlelerce izlenmesinden mutluyuz. Yaptığımız espride Altın Portakal'ı aşağılamak gibi bir gayemiz de yoktu zaten.
Portakal almasam ne kaybederim? Önder Açıkbaş: Altın Portakal'ı hedef alan yönlendirici bir diyaloğun içine girmeyi düşünmedik. Altın Portakal muhabbeti Peker Abi ile o anda aramızda gelişen atışmadan çıktı. Ayrıca Altın Portakal, bu ülkenin en prestijli sinema ödülleri değil. Genç bir oyuncu olarak ben bile Altın Portakal almak için hiçbir çaba harcamıyorum.
KINIYORUM
Benim tek çabam, izleyiciye verdiği bilet parasının karşılığını almasını sağlamak. Gişe filmlerine burun kıvıran bir festivali esefle kınıyorum. Unutmasınlar ki burun kıvıranların varlık nedeni o gişe filmleridir...
PRESTİJLİ DEĞİL Kendilerini Kaf Dağı'nın zirvesinde sanıp bizleri aşağı tabakadan sayanların bu mantıklarına her zaman karşı olacağım. Hayatım boyunca Altın Portakal almasam ne kaybederim? Alsam ne kazanırım? Altın Portakal, ülkenin en prestijli sinema ödülü olsaydı elbette benim de o ödülü almak için bir çabam ve hayalim olurdu. Ayrıca Peker Abi ile aramızdaki esprilerimize kızacaklarsa, buna sadece üzülürüz....
Yayın tarihi: 24 Ağustos 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/08/24/gny/haber,87C642FE7B7645A48BCAB41B39A20B21.html
Tüm hakları saklıdır.