Ve son

Pekin-2008'e "resmi davetli" olarak gittik. Kemal Baytaş'la birlikte. İkimiz de "spor dünyasının" dışındayız. Davet sahibi "Çin, Yabancı Ülkelerle Dostluk Derneği."
Derneğin "bakan statüsündeki başkanı" Chen Haosu dedi ki:
- Olimpiyat sadece bir spor etkinliği, spor şenliği değil.
- Olimpiyat aynı zamanda bir kültür, dostluk, barış, tanıtım, imaj, ticaret olayı.
- Olimpiyat bir vizyon.
- Onun içindir ki 80'den fazla cumhurbaşkanı ve başbakan, yüzlerce bakan olimpiyatların açılışını izledi.
- Açılış töreni sonunda koşan atlet, yalnız Çin için değil, bütün dünya halklarını temsilen koştu.
Olimpiyat gerçekten de "spor dünyasıyla" sınırlı değil.
Bu nedenledir ki, pek çok ülkenin "ticaret örgütü başkanları" da Çin'deydi, "yerel yöneticileri" de.
"Turizmcileri" de, "tanıtımcıları" da. "Bilim adamları" da.
Evet "olimpiyat bir vizyon."
Son zamanlarda "fazlaca içe kapanan" Türkiye'nin sorunu da "vizyon sorunu" değil mi?