Renkler arasındaki yalnızlık

Dirimart Sanat Galerisi, birçok galerinin sezonu kapattığı ve karma-koleksiyon sergilerine yer ayırdığı şu günlerde, ilk kişisel sergisiyle 1980 Ankara doğumlu Bahar Oganer'in resimlerine ev sahipliği yapıyor. Sergi, renkçi ve cömert paletiyle dikkat çeken yeni bir fırçayı selamlayan 11 ayrı ve büyük akrilik resmi izlenime sunuyor. Oganer'in, farklı perspektiflerde, çoğunlukla iç mekanları ve tekli kadın figürlerini işlediği Oyun Parkı, Telefon Kulübesi, Derya ve Rüyaya Dalmak gibi yapıtları, serginin öznesi haline gelen ve yüzünü göremediğimiz kadın figürünü ağır, trajik bir yalnızlığa itmeyi ve bir biçimde son derece öne almayı başarıyor. Serginin öne çıkardığı başka türlü bir eşleşme hali ise, işlenen mekânlardaki resimlerin, giysiler, mobilyalar ve mimari unsurlarla beraber ele alınması. Yaşamı ve çalışmalarını İzmir'de sürdüren genç sanatçı Oganer, sergiyle ilgili birey ve gündelik hayattan hareketle düz ve temiz boyamayla renklendirdiği alanlarda, günlük hayattan kareleri resmediyor. Sanat eleştirmeni Ayşegül Sönmez, sergiyle ilgili yazısında Oganer'in resimlerine şu yorumu katıyor: "Genellikle bize sırtı dönük ve dolayısıyla bizim farkımızdaki figürün söyleyeceği çok şey vardır. Çoğu zaman sırtı dönük, kentin kapalı ya da açık, resme taşındığı andan itibaren ikisi de olmayan mekânlarında salınırken, izleyiciyi, aslında kendi bakışının içine hapsetmektedir. İzleyici, resimde ona sırtı dönük figürle birlikte, kendi bakışının imgesiyle de birlikte salınma şansını bulur böylece... Bahar Oganer'in resmindeki kadın imgesi o yüzden her şeyden çok Lacan'ın şu sözlerini bize fısıldar: Görünür şeyler dünyasında, her şey bir tuzaktır..." Sergi 5 Temmuz'a kadar açık. Tel: (0212) 291 34 34