Abuzittincim, Sen bu mektubu okurken Avrupa Kupası başlamış, Portekiz maçı da bitmiş olacak. Şöle tarafsız gözle bakarsan Portekiz'in bizi yenmesi lazım. Beraberlik çok çok iyi.. Bizim yazılı, sözlü ve de sazlı basının geleneksel pompalamasına göreyse, "Vatan, millet, sakarya" Portekiz'i götürmüş olmalıyız! Hatta guruptan birinci çıkıp "Kupa"yı da alacaz, Allahın izniyle. Şampiyona öncesi büyük futbol yorumcularımızdan "Bu takım her şeyi yapar. Elenir de, şampiyon da olur!" şeklinde, son derece mantıklı, yorum tekniğine uygun, insanların meraklarını gideren konuşmaları dinledik. Hatta bu lafları Rıdvan (Şeytan) da söyleyince ben de iyice ikna olur gibi oldum.
"Doğru" dedim.
"Ya şampiyon oluruz ya eleniriz." Bi ihtimal daha var İsviçre maçında ortalığı birbirine katıp turnuvadan atılmak.. O da bi çeşit elenmek olduğuna göre Rıdvan haklı. Gel gör ki Abuzittincim her milli maç öncesi bi kurt içimi "Acaba ne yaparız?" diye kemirir durur. Halbuki ne anlamsız bi durum. Ne dedi otoriteler "Bu takım her şeyi yapar. Elenir de şampiyon da olur!"
Gel de içimdeki kurda anlat bilader. Bu kurt yüzünden, ben önemli maçlardan önce iki kişiye danışırım. Biri Güngör Sayarı öteki İsmet İraz. İsmet İraz, gerçi teakvandoda Dünya çapında, önce sporcu sonra otorite oldu ama futboldan gelmiştir. İyi topcuydu. Güngör de öyle. O da futbolu sürdürmedi gazeteciliği seçti, uzun yıllar radyo ve tv'de futbol yorumları yaptı. Bi ara, Futbol Federasyonu Başkanı da olmuştu. Uzatmim Abuzittincim İsmet İraz'a "Bizim takım ne yapar hocam?" diye sordum.
"Ben ümitsizim" dedi. "Finlandiya maçına bakıp da ümitlenmemek lazım. Tut ki bi şans Portekiz'i yendik. Guruptan çıkabiliriz ama o kadar. Şampiyonluk milyonda bir!"
Güngör Sayarı'ya göre de durum pek içaçıcı değil. "Bi kere böyle teknik kadro olmaz.. Böyle takım kadrosu da olmaz. Milli takımlar 8 kişilik temel iskelet üzerine kurulmalı. Bu onbirle guruptan çıkmamız bile zor!"
İsmet İraz ve Güngör Sayarı bu tahminleri yaparken "Fatih Terim'in 1.5 saat süren Portekiz antrenmanını, casus kamerayla kaydettirip, sonra da teknik ekibiyle izleyip yeni taktikler geliştirdiğinden" haberleri yoktu.
Fatih Terim muhtemelen MİT'in yardımıyla, Portekiz teknik direktörünün futbolculara verdiği direktifleri uydudan telefonla dinlemiş ve hâlâ da dinliyor olabilir. Gelişen teknikten yararlanmak lazım tabii.. Ama bütün bunlara rağmen ben de İraz'la Sayarı gibi düşünüyorum kardeşim. Ve de diyorum ki kazanmak şart değil. Güzel top oynamak önemli. Geçen kupayı Yunanistan kazanmıştı. Sadece "kazanan takım" oldu. Ama "Dünyada futbol oynanan ülkeler" denildiğinde, şapkalar, o gün finali kaybeden Portekiz için çıkartılıyor.
Münasip yerlerinden öperim kardeşim.
Güneş. Tecellister@gmail.com
Bugünkü Tüm Yazıları
Tecelli'den Abuzittin'e mektuplar
Yayın tarihi: 8 Haziran 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/06/08//haber,4DD6E5AB349143AA8D468808548A3A1A.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.