Tek başınalığın sinemacısı

Festival, sinema tarihinin en önemli yönetmenlerinden Chantal Akerman'ın filmlerini de Ankaralı izleyicilerle buluşturacak. 'Yapıbozumcu stili, kötümser mizahı ve kimliği, cinselliği ve politikayı çırılçıplak bırakan gözlemleriyle' sinema tarihinde kendine ayrıksı bir yer edinen Akerman'ın üç filmi Türkiye'de ilk kez seyirciyle buluşuyor. Bu filmlerden ilki, gerek yarattığı etki gerek süresiyle özellikle öne çıkan 1976 tarihli Jeanne Dielman. Üç buçuk saate yaklaşan süresiyle seyirciden sabır istiyor, ama bunun karşılığını fazlasıyla veriyor. Yabancılaşmanın, bir başınalığın ve kopukluğun ifade edilmeyen trajedisini kışkırtıcı bir biçimde anlatan film, 70'lerde feminist hareketi derinden etkilemişti. Programda ayrıca Akerman'ın 2000'lerde yaptığı iki film, cinselliği bir kara mizah malzemesine dönüştüren Yarın Taşınıyoruz ve bir aşkın saplantıya dönüşmesini anlatan Marcel Proust uyarlaması Tutsak Kadın da var. İlk filmini 1968'de 18 yaşındayken çeken Akerman, 70'li yıllarda yaptığı filmlerle pek çok Avrupalı kadın yönetmeni etkiledi. Deneysel ve minimalist tarzdaki filmlerinde, kadına dair konuşulmayanları çarpıcı bir dille anlattı. Türkiye'de bugüne dek sadece New York'ta Bir Yabancı (A Couch in New York) filmi gösterim olanağı bulan Belçikalı yönetmen Akerman, Fransa'da yaşıyor.