Birlikte Norveççe öğrendik

- B.H: Kaç safha var hayatımızda biliyor musunuz? Ediz'in aktörlüğü, talebe hayatı, ticari hayatı, hocalık, siyaset.

- Hangisinden memnun kalmadınız Berna Hanım? - B.H: Beni zorlayan sadece milletvekilliği olabilir. Haftanın dört günü Ankara'da olduğu için yalnız kaldım çocuklarla. Ondan ayrı kaldığım için de üzülürdüm. Ama siyasette de çok başarılıydı.

- Siz hiç ayrı kalmadınız mı? - B.H: Hayır... - E.H: 1974- 75'lerde sinema krize girdi, açık seçik filmler çevrilmeye başlandı. O şartlarda biz çalışamazdık, çalışmamıza imkân yoktu. Kalktık Norveç'e gittik. Ben yeniden üniversite hayatına başladım. Bengü bir yaşındaydı ve biz 1982 yılına kadar orada kaldık. Çevre ve biyoloji okudum. 25 sene Marmara Üniversitesi'nde hocalık yaptım. Şimdi de Okan ve Bahçeşehir Üniversitesi'nde hocalık yapıyorum. - B.H: Çalışkandır, enerjiktir. Hayret ediyorum, nasıl bu kadar enerjik olabiliyor diye. Onun için hayranım enerjisine.

- Norveç'te hangi dilde eğitim gördünüz? - E.H: Norveççe. Ben İngilizce biliyorum, Almanca biliyorum, Norveçce biliyorum.

- Berna Hanım, siz de Norveççe biliyor musunuz? B.H: Tabii başka türlü iletişim kurma şansınız yok. Bengü yuvaya gidiyordu, ben de kurslara...

- İçinizde hiç korku oldu mu, Ediz Hun istediğim insan çıkmazsa diye? - B.H: Tabii ki. Zaten üç sene flört ettik. O arada tanıdım ve onunla beraber hayatımı idame ettirebileceğime karar verdim. Yoksa evlenmeyi düşünmezdim.