kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 21 Nisan 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Günaydın 
BELGİN ÇOBAN
kitap

Bir yazar çok satış yapmayı istemez mi?

Bir yazar; üzerinde epey bir zaman uğraştıktan, adına da 'emek' dediğimiz çabayı harcadıktan sonra ortaya çıkardığı 'eser'in satmasından başka ne ister sizce? Satmak lafından hoşlanmadıysanız, düzelteyim; bir yazar, 'eser'inin pek çok kişi tarafından okunmasından başka ne ister? Şu nedenle soruyorum... Kadın-erkek ilişkileri üzerine GÜNAYDIN'da birbirinden eğlenceli yazılar kaleme alan Sinan Akyüz samimi olarak şöyle diyor: "Ben satış kaygısı içinde olan bir yazarım!" Biliyorsunuz; kısa süre önce Sinan, dördüncü kitabını Alfa Yayınları'ndan çıkardı, adı; 'Yatağımdaki Yabancı'... Evli bir çiftin, izledikleri 'Gözleri Tamamen Kapalı' filminin etkisinde kalarak bir gece boyunca birbirlerine itiraflarda bulunmalarını ve ilişkilerinin bu itiraflarla yeniden şekillenmesini anlatan 'Yatağımdaki Yabancı' çıktığı günden bu yana 30 bin satış rakamını buldu... Pek çok kitap beş binleri bile görmezken, Sinan'ın 2004'ten bu yana yayımladığı diğer üç kitabının ortalama satışı da 25 binlerde ve raflardaki yerini koruyor... Sinan Akyüz'e bunun anlamını sordum, işte cevabı: "Kim ne derse desin kitap yazan her insanın kafasında satış kaygısı var. Bu, maddiyattan ziyade, manevi bir kaygı. Hele çok satan kitaplara imza atmak, bir sonraki kitabı yazarken insanın üzerinde müthiş bir baskı yaratıyor. Bu baskı bazen kendinizi aşmanıza yardımcı olurken, bazen yüreğinize bir korku salıyor; kitap ya başarısız olursa!" Tabii sonuçta kitabın başarılı ya da başarısız olması tamamen okurun elinde... Kitap eğer onun dikkatini çekebilmiş ve satın alıp okumaya karar vermişse yazar açısından yolun önemli bir bölümü de yürünmüş oluyor. Sonrasını ise artık yazarla okur arasındaki illetişim belirliyor... "Ben kendimi yazarlar arasında şanslı görüyorum" diyen Akyüz, ilk kitapta kendisinin de beklemediği bir başarının gerçekleştiğini belirterek devam ediyor: "Nedenini düşündüğümde, kendi hayal dünyamı değil, okuyucunun hayallerini onlara sunduğumu gördüm. Bu yüzden de okuyucu, yazar Sinan Akyüz'e değil, kendi hikayelerine sahip çıktı. Bundan sonra da okuyucunun hayallerini, göremedikleri dünyalarının gizemini, yüksek tepelere çıkıp fotoğraflayacak ve önlerine koyacağım. Onlar bana sahip çıktığı müddetçe de yazacağım..."