İLİŞKİLİ HABERLER
Acil durum yaşayanlar anlatıyor
Acil durum yaşayanlar anlatıyor
Gece yarısı vurulan köpek
İnci Kutay, bir gece gelen telefonla uyanmış. Bir köpeğe ateş edildiğini haber almış: "Geç saat olduğu için eşimle birlikte gidip köpeği aldık ve Vetline Hayvan Hastanesi'ne getirdik. Orası 24 saat açık olduğu için 'Bu saatte nereye götürülür?' diye bir sorun yaşamadık. Nöbette olan veteriner hekim hemen ilk müdahaleyi yaptı, saçmalar vücudun çeşitli yerlerine atıldığı için daha fazla kan kaybı olmadan ameliyata almak gerekiyordu. Kliniğin sahibi veteriner hekim Aylin Hanım, gece yarısı olduğu için evindeydi ama o da telefonla ulaşınca çok kısa sürede kliniğe ulaştı ve köpek kurtarıldı."
Yardım barınaktan geldi
Aydan Üstkanat, evinin sokağında kavga eden iki köpekten birine araba çarptığını anlatıyor: "Araç sürücüsü gazladı gitti. Köpek acı içinde, yerinden kopmak üzere olan arka sağ bacağından kanlar fışkırarak bir köşeye sindi. Asla yanına yaklaştırmıyordu beni. Elim ayağım titredi. Veterinerleri, klinikleri aradım. Hiç kimse yardımcı olamadı. Aklıma barınakların köpek toplayıcıları geldi. Onlardan birinin telefonunu buldum. Hemen geldiler. Yarım saat içinde yakalayıp bacağını güzelce sardılar ve ortak çalıştıkları bir kliniğe götürdüler. Köpek bir sürü ameliyattan sonra bacağını kaybetti ama iyileşti. Hatta bir evi bile var artık. Böyle acil durumlar için bir telefon hattı olmalı."
Uyuzdan ölmek üzereydi
Kebire Bozkurt, yaşadığı acil bir durumu şöyle anlatıyor: "Ambulans hizmeti veren klinikler mesai saatlerinde hizmet veriyor. Bulduğumuz acil vakaları kendi imkanlarımızla hastanelere ulaştırmak zorunda kalıyoruz. Parlayan Yıldız bu acil vakalardan biriydi. Bulduğumda uyuzdu ve yürüyemeyecek kadar kötü durumdaydı. Büyük olduğu için taksiler kabul etmedi. Aracım olmadığı için ben götüremedim. Aradığım kliniklerden bir kısmının aracı yoktu, diğerleri de uyuz köpek alacak yerleri olmadığını söyledi. Vetline Hayvan Hastanesi'ni aradığımda hemen araç yolladılar. Parlayan Yıldız 1 buçuk ay boyunca tedavi gördü, şimdi çok iyi."
Pencereye sıkışan kedi Gazeteci
Uğur Vardan, başından geçen bir acil vakayı şöyle anlatıyor: "Yaklaşık bir ay önce, bahçe penceremize bir kedinin sıkıştığını fark ettik. Hayvancağız, kurtulmak için uzun süre uğraşmıştı. Ayakları da tutmuyordu. Ayrıca zorlukla nefes alıyordu. Gece saat 02.30-03.00 dolaylarıydı ve telefona sarılıp bir hayvan hastanesini aradık. Durumu anlattık ve geleceğimizi söyledik. Kısa telefon konuşmasında hemen fiyatların söylenmesi iticiydi. Taksiye atlayıp Levent'teki bu hastanenin yolunu tuttuk. Genç bir bayan veteriner ve bir görevli vardı. Hayvana gayet iyi davranıldı, gerekli bütün müdahaleler yapıldı. Saat artık sabah 06.00 civarıydı ve eve gitmek istiyorduk. Kedinin orada kalmasını rica ettik, sabah 10.00 gibi gelerek kendi veterinerimize götürebileceğimizi söyledik. Bu kez de bizden yatak ücreti olarak 350 YTL talep ettiler. Saçma bir uygulama olduğunu söyledik ama veteriner arkadaş bunun kendisinden kaynaklanmadığını, hastanenin kuralı olduğunun altını ısrarla çizdi. Gerekçe olarak da hayvanı getirip bırakanlardan bahsetti. Biz de kediyi alarak eve döndük. Sabah da ne yazık ki kendisini kaybettik. Canın ön planda olduğu bir alanda, bu kadar paragöz bir tavır açıkçası beni çok rahatsız etti."
İLİŞKİLİ HABERLER
Acil durum yaşayanlar anlatıyor
Yayın tarihi: 5 Nisan 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/04/11/ct/haber,2C176BF022E64EC1B33650EC750B05CC.html
Tüm hakları saklıdır.