Tecavüz için tanıklık mı yoksa kariyeriniz mi?

Çalıştığınız iş yerinde asistanınız ve çok yakın kız arkadaşınız, patronun oğlunun tecavüzüne uğrasa tanıklık eder misiniz? Yoksa kariyeriniz için olayı görmezden mi gelirsiniz? Zor bir soru değil mi? Durun daha da zorlaştıralım. Siz de patronun kızıyla evlenmek ve şirkete ortak olmak üzeresiniz ama onu aldatıyorsunuz. Tecavüzcü arkadaşın elinde de; sizin, kardeşini aldattığınıza dair fotoğraflar var. Size şantaj yapıyor o fotoğraflarla ve tecavüz davasında yalancı şahitlik yapmanızı istiyor. Her şeyi göze alır kariyerinizi mi düşünürdünüz, hayatınızı sıfırlamaya razı mı olurdunuz? 'One Way-İkili Oyun' izlerken tırnaklarınızı yiyeceğiniz türden bir film. İkinci kez tecavüze uğrayan Angelina, bir kez daha tecavüzcülerin elini kolunu sallayarak dolaşmasına isyan ediyor ve "Herkes cezasını bir gün mutlaka çeker" diyen rahibeyle dalgasını geçiyor "Ne zaman? Cehennemde mi yanacaklar?" diyerek kolları sıvıyor. Hem de tecavüzcünün yöntemiyle alıyor intikamını... İşte o anda sinema salonunda bir rahatlama seziyorsunuz... 'Helal olsun' fısıltıları, bir-iki alkış denemesi çıkıyor... Kimse tecavüz edenin yanına kâr kalsın istemiyor, mutlaka 'cezasını çeksin o hayvan' istiyor. Ve kimsenin gözünde intikamını alan kadın suçlu gözükmüyor! Müthiş gerçekçi, müthiş etkileyici bir film... Biliyorsunuz 'mutlaka izlemenizi istiyorsam' film tavsiye ediyorum...