kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 30 Mart 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Roberto Cavalli

Gündüz matinesine yeni makyaj

Ayşe Ferhangil
Eskiden gündüz matineleri vardı. Sazlı, sözlü, dansözlü, sadece kadınlar için öğlen saatlerinde başlayan hava kararmadan, kocalar eve gelmeden sona eren. Şimdi matineler bitti, ama bu kadar derin bir boşluk dolmadan kalır mı, yerine avangard gündüz kafeleri geldi. Konsept aynı, giden kadın tarzı aynı, giyim kuşam, kurallar her şey aynı. Bir tek adresler ve mönü farklı. İstanbul'da işin piri City's Alışveriş Merkezi'ndeki It's a Joke. Akmerkez'deki Home Store ise bu konseptin yaratıcısı! Bu ortamların öğlen eğlencesi arayan kadınlar tarafından baş tacı edilmesinin nedenleri belli. Bir kere dekorasyonda altın varaktan leopara, palmiye ağacından siyah mermere kadar abartılı her doku mevcut. Ortamlar hafif loş, öğle vardiyasındaki garsonların ne hikmetse hepsi bakımlı, hepsi genç! Yemekler de dekorasyondan aşağı kalmıyor. Pizzadan suşiye, burgerden kebaba geniş mi geniş mönülerde bir kuş sütü eksik. Gündüz matinelerinde önce diyet seçeneklerden birer salata, ardından en yağlısından külbastı veya yoğutlu kebap klasik sipariş. Hem içler rahatlasın hem kafenin keyfi sonuna kadar çıksın diye. Alkol kullanana illa ki bir kadeh kırmızı şarap, kullanmayana ilginç isimli bir meyve suyu ideal. Yemekten sonra Türk kahvesinin yerini hiçbir şey tutmuyor, daha çok oturanlar günü birer bitki çayı ile bitiriyor. It's a Joke'da sıcak suyun içinde açan yasemin çiçeği hem sağlıklı yaşama katkı sağlıyor hem de çiçeğin açması uzun süre izleniyor, biten konulara bir yenisini ekliyor.

HERKES 40 YAŞINDA
Etrafta el çırpacak hatta sahneye koşup göbek atacak şarkıcı bulunmadığından eğlence kim ne giymiş, kaç kilo vermiş, bir de kim kiminle gelmiş, ona bakmak. Genellikle müşteri 40'ında görünen 50'li yaş kesimi ile yine 40'ında görünen 20'lerindekiler. Sapsarı postişler ile sutyenden taşan sırt fazlalıkları her masada mevcut. Üzerinde durulması imkânsız topuklar ile rugan çanta olmadan kapıdan girmek bile zor! Markasız çantaya dönüp bakan olmuyor. Roberto Cavalli hatta mümkünse Dolce & Gabbana tüm gözleri bir anda üzerine topluyor. Ortama uyum sağlamak için midir bilinmez kıyafetlerde leopar desenler, olmadı zebralar hiç değilse pembeler, morlardan geçilmiyor. Etek ne hikmetse pek tercih edilmiyor. Kimse basenlerinden çekinmiyor, bacaklara yapışan pantolon ve jeanlerin içine girerken harcanan ciddi mesai gün gibi ortaya çıkıyor.

TAŞLARA DİKKAT
Solaryumlu ciltlere bir kat daha bronzlaştırıcı, gözlere kopkoyu eye-liner ve bir de en simlisinden dudak parlatıcısı ortamın genel geçer makyaj trendi. Herkes aynı ton bronzlaştırıcıyı çantasında bulunduruyor, Guerlain terracota'nın mucizevi satış rekoru işte tam da bu ortamda ortaya çıkıyor. Parlaklık bir tek dudaklarda değil kulak, bilek ve boyunda da kendini gösteriyor. Mücevher kutuları boşatılıyor kimse uyuma, zarafete zerre kadar değer vermiyor. Kafede en büyük saygınlığı tek taşı en büyük olan ile en ağır altını taşıyan kazanıyor. Gündüz matinelerine zaman zaman dörtlü, altılı gruplar halinde katılan kadınların sayısı bazen önceden rezervasyonla 10'lu,15'li sayılara bile çıkabiliyor. Böyle durumlar genellikle bir doğum günü sebebiyle oluyor, müşteri önce garsonların da eşliğinde yüksek sesli İngilizce 'İyi ki doğdun' şarkısını dinliyor, ardından dev pastasındaki mumları yine kafenin tüm garsonları eşliğinde üflüyor. Hele bir de kafede, evdekilere anlatılacak bir ünlü varsa günün anlam ve önemi iki katına çıkıyor. Gündüz matinesi mensupları kafeden iyi bir bahşiş bırakarak ve kocaman bir gülümseme ile ayrılıyor.
Haberin fotoğrafları