Vatandaş ilk artışta döviz sattı, Türkiye'yi yüksek faiz kurtardı

ABD piyasalarında patlak veren ve dünyayı saran dalgalanmada tam 8 ayı bugün geride bıraktık. Mortgage krizi ile gündeme oturan kriz artık dünya ekonomilerini resesyon tehlikesi ile tehdit ediyor. Krizden en az hasarla kurtulmak isteyen ülkeler ise ABD faizleri düşürken kendi faizlerine dokunmuyor. Özellikle de Türkiye gibi cari açıkla başı dertte olan ülkeler yüksek faizle para çıkışını engellemeye çalıyor. Krizin miladı kabul edilen 23 Temmuz 2007'den bu yana para kaçışının bir göstergesi olan dolar TL karşısında sadece yüzde 3.1 değer kazandı. Yani Türk Lirası cinsi yatırım araçları cazibesini yüzde 18'lere varan faizle korudu.

AK PARTİ DAVASI ETKİLİ
Cari açığının milli gelirine oranı yüzde 7.7'yi bulan Türkiye'de merkez bankası ihtiyatlı tavrı ile faizi yüzde 15.25'te tuttu. Böylece Ak Parti'yi kapatma davası ile de gündeme gelebilecek olası risklere karşı faiz kalkanı ile gardını almış oldu. Hal böyle olunca neredeyse dünyanın en yüksek faizini ödeyen Türkiye'de yabancılar portföylerini boşaltıp kaçmak yerine yüzde 9.8 reel faizin tadını çıkarmayı sürdürdü. Borsada ise benzer tablo yaşanmadı çünkü özellikle batık tehlikesi ile karşı karşıya olan hedge fonlar her şey pahasına ellerinde ne var ne yok sattığından hisse senetleri yıl başından bu yana yüzde 26.7 değer yitirdi. Ancak borsada satanlar bile yüksek faizli tahvile park edip bu fırsatı tepmedi.

BİZİ BREZİLYA İZLEDİ
Türkiye'den sonra yüksek faizle kendini güvenceye alan diğer bir ülke de Brezilya oldu. Brezilya son faiz indirimini Eylül 2007'de yaptı. Ülkenin faizi yüzde 11.25 düzeyinde. Brezilya Reali ile işlem yapanlar için reel faiz ise yüzde 7.7 düzeylerinde. Para biriminin dolar karşısındaki kaybı ise yüzde 11, ancak petrol fiyatlarındaki artış ve ülkenin petrol şirketlerinin gösterdiği performansın katkısıyla yıl başından bu yana borsalarındaki erime sadece yüzde 3.1 civarında.