Şefler ve apaçiler!

İki teknik adam Sağlam ve Yanal maçın taktik yorumunu orta sahada yaptılar. Aslında orta sahada yaşanan şefler ile apaçilerin savaşına dönüştü. Şöyle;
A-Sağlam tek ön liberolu (Toraman) üçlü orta sahada top tekniği yüksek DelgadoTello ile maça damgasını vurmak istedi. Vurdu da! Aslında bu bir teknik adam şansıydı . Elindeki tüm şefleri sahaya sürdü. Doğru da yaptı!.
B-Yanal 2 ön liberolu (Cimşir-Ayman) 4'lü bir orta saha yapmıştı. Elinde şef diye 18 yaşında bir çaylak (Barış) bir de ileride yalnız kovboy Yattara vardı . Yanal mecburen orta alanı savaşçı Apaçilerle doldurdu. Bu da bir teknik adam şansızlığıydı!
Maçın iki sorusu da şu:
1-Beşiktaş farklı kazanırken nasıl oluyor da sahanın yıldızı Rüştü oluyor? Şundan; Beşiktaş kazanmak için tüm riskleri alıp hücuma çıktığı an savunma hata yaptı. Beşiktaş farkı yakalayıp skoru korunmak için geriye yaslanınca bu kez panikten savunma hata yaptı. İşte o an düne kadar ıslıklanan Rüştü harika kurtarışlar yaptı.
2-Hakem neden Trabzonspor'un, "taktik faullerine" sarı kart çıkarmadı da futbolun gereği olan ikili sert mücadelelere hemen sarı kart çıkardı? Bu bir yorum hatasıydı. Daha maçın başında Rüştü kurtardığı topu oyuna sokmak isterken Ayman arkadan çekerek düşürdü. Faul var ama sarı kart yoktu. İşte hakemin felsefe yanlışı buydu.
Beşiktaş bir büyük maçı kazanırken genç oyuncu Aydın Karabulut'un Tello'nun yerine girip gol atması çok şeyi anlatır. Bunun adı şampiyonluktur!

GERÇEKLERİ SÖYLEMENİN ZAMANI
MESAJ; Şimdi bir gerçeğin altını çizme ve gerçekleri söylemenin zamanı. Nobre'nin maça damgasını vuran golü ve Delgado'nun muhteşem frikiği! Elbette, şunu diyeceğim; İşte futbol böyle bir şey! Anlatacağım şudur: Maçtan bir gün önce Sağlam'a dedim ki, "Zürih maçında oyundan aldın diye Nobre sana saygısızlık yaptığı zaman, "Kov şu adamı..." dedim. İyi ki beni dinlemedin. Demek ki senin yaptığın doğruymuş. Şimdi Nobre'nin golleri ile şampiyonluğa koşuyorsun!"
Sağlam, "Seni başka konuda dinledim" dedi. Benim için çok hoş olan düşüncelerini şöyle anlattı: G.Antep maçında Delgado da aynı hatayı yaptı. " Kovun şu adamı" dediler. Ama ben Delgado'yu kazandım. O da bana Zürih maçlarını kazandırdı. Şimdi de takımın patronu. O zor günlerde ısrarla 'Delgado Beşiktaş'ın yıldızı' dedin. Herkes 'Holosko ile bu iş olmaz' derken sen bana yüksek moral verdin. Dedin ki, "Beşiktaş Holosko'yu alırsa şampiyon olur."
Sağlam herkesin ders alması gereken o insani yönü ile teknik adamlık bilgisini birleştirdiğini kanıtladı.