Başsavcı, AKP'nin 22 Temmuz'daki oy oranının etkisiyle toplumu İslam devletine dönüştürme projelerini gerçekleştirmeye başladığını öne sürdü..
Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın, AK Parti kapatma iddiamamesinde, türbanın toplumu İslam devletine dönüştürme projesinin bir parçası olduğu belirtildi. Yalçınkaya, AK Parti'nin "bu cüreti 22 Temmuz seçimlerinden sonra aldığı oy oranının etkisiyle gösterdiğini" vurguladı 173 gerekçenin sıralandığı iddianamede, Cumhuriyet'in hiç bu kadar tehlikede olmadığı, AK Parti'nin şeriatı adım adım getirmek istediği, partililerin Osmanlı özlemi içinde oldukları savunuldu. İddianamede yer alan görüşler ve delillerden bazıları şöyle:
CUMHURİYETE KARŞI NESİLLER: Davalı parti dini esaslara dayalı bir devlet sistemine giden yolda toplumu dönüştürmenin en önemli adımlarından birisinin milli eğitim politikalarının dinselleştirilmesi olduğunun bilincindedir. Bu bilinçle, Cumhuriyete ve laikliğe karşı olan bir nesil yetiştirilmesi, laikliğin dinsizlikle eş anlamlı olduğu şeklinde zihinlerde yanlış bir algı yaratılması konularında ısrarlı bir gayret içinde bulunmuştur.
DİNE POZİTİF AYRIMCILIK: Dinsel bir simge türbanın yükseköğretimde ve giderek tüm alanlarda serbestçe takılmasına yönelik politikalar, imam hatip okullarının sayısının artırılması ve katsayı sisteminin kaldırılması gibi uygulamalar nüfusun ağırlıklı inanç yapısı gözetildiğinde İslam için pozitif ayrımcılıktır.
22 TEMMUZUN CÜRETİYLE: Parti özellikle 22 Temmuz seçimlerindeki oy oranının etkisi ve cüretiyle toplumu İslam devletine dönüştürecek projelerini önce yeni Anayasa taslağı hazırlamak sonra da türbanı gündeme getirmek suretiyle laiklik ilkesini hedef alarak adım adım gerçekleştirmeye başlamıştır.
ŞERİATA ADIM ADIM: Partinin tüm eylem ve söylemleri; ilk aşamada İslami kural ve değerlerin ön planda tutulduğu ve referans olarak alındığı bir İslam toplumunu oluşturmak, ortaya çıkacak bu ılımlı model arkasından, hukuksal düzenlemeleri de gerçekleştirerek şeriata adım atmak kast ve amacını içermektedir.
HAVAALANINDA KURBAN KESME: Her kademedeki AK Partili'nin istismar yarışından cesaret alan kamu görevlileri de, dinsel motiflerle süslü demeçler verip genelgeler yayınlamış, havaalanlarımızın apronlarında kurban kesmişlerdir.
SİVAS İMASI: Laikliğin "İnananlar için bir zulüm" olduğu iddiası sürekli vurgulanarak toplumda Cumhuriyete ve devrimlerine karşı bir inancın oluşturulmasının amaçlandığı görülmüştür. Oysa Cumhuriyet tarihi de, insanlık tarihi de, zulmedilenlerin köktendinciler değil, farklı bir şeye inandığı, inancının gereğini yerine getirmediği ya da inanmadığı, laikliği savunduğu için yakılanlara, öldürülenlere tanıklık etmiştir.
ILIMLI İSLAM: Türkiye'nin uluslararası imajı da erozyona uğramıştır. Özellikle AB ülkeleri nezdinde "ılımlı İslam Cumhuriyeti" olarak algılanmıştır.
Yayın tarihi: 16 Mart 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/03/16//haber,B4BEE3E66BDB4EA59E3EFF15433337C9.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.