Selülitim yeni albümümden daha çok ilgi çekti!

Seden Gürel üç yıla yakın bir aradan sonra 'Bir Nefes' adını verdiği yedinci albümünü önceki gün çıkardı. Bu süreçte çok fazla gündemde olmamasını "Bir şey üretmediğim zaman kimseyi meşgul etmek istemiyorum" diye açıklayan sanatçı, eşi Aykut Gürel'in de aralarında olduğu yerli ve yabancı müzisyenlerle birlikte hazırladığı son albümünü anlatırken, hayatı kolaylaştırmanın ipucunu da verdi: Önce kendini sevmek!

* İki albüm arası gündemde olmamak sizin tercihiniz miydi?
Aslında ben çalışıyorum. Dışarıdan ne kadar görünmüyor olsa da stüdyoda ve evin içinde sürekli müzik var. Geçen yıl Haldun Dormen'le müzikaller projesinde beraberdik. Üç gösteri çıkardık ama ona hazırlanmak benim dört ayımı aldı. Bunlar görünmeyen ama benim çok vaktimi alan işler. Bir TV kanalında da 13 bölüm 'Tasarım Atölyesi' diye bir program yaptım. Bir iş yapmadığım zaman ortada var olmanın pek anlamlı olduğunu düşünmüyorum. Kimseyi meşgul etmemem gerektiğini düşünüyorum, ki bu da bana bir şey yaptığımda da meşgul edebilme hakkını doğuruyor.

* 'Bir Nefes'i kimlerle hazırladınız?
Aykut Gürel, Yonca Kocadağ, Sıla, Kerem Türkaydın, Sinan Kaynakçı, Papadapoulos gibi isimlerle çalıştım. Costi Jonita, Keremcem, Aziret ve Alper D. ile düet yaptım.

KEREMCEM DÜRÜST

* En son Keremcem ile bir düet albüm yapmıştınız. Bu albümde de Keremcem düeti var. Yeni bir ikili mi doğdu?
Keremcem'in sözü de var bu albümde. Birlikte çok rahat çalışıyoruz. Çok da iyi anlaşıyoruz. Çünkü aile yapılarımız da benziyor. Biz her ne kadar müzik sebebiyle bir araya gelsek de yaşamı paylaşıyoruz. Keremcem'in hiç sahteliği yoktur. Herkesin kredisi var bu hayatta kimi yiyip bitirir kimisi yemez. Keremcem yemedi.

* Sanat dünyasında dostlukların pek uzun ömürlü olamama sebebi ne?
Bu sadece sanat çevresi diye kısıtlanmamalı. Herkesin hayatında bu var. Rekabet; işini iyi yapmaktan çıktı artık, seni kötülemeye dönüştü. Albümün adı 'Bir Nefes' ama bu bir nefesin pek çok anlamı var. "Eğer öfke sarmışsa, tahammül azalmışsa, tebessüm bitmişse tehlike başlamıştır. Şarkımız bir olsun söyleyelim. Karanlık yollara aydınlık verelim. Sesimiz bir olsun haykıralım. Görsün cümle alem bir nefes olalım" diyorum şarkıda. Hem bir nefes alalım hem de artık bir nefes olalım.

* Ümitli misiniz?
Ümitsiz değilim ama birbirinden durduk yere nefret ediyor insanlar. İşte ben, bu değişsin istiyorum. Problem şu ki, kendimizi sevmiyoruz. Böyle konuşuyorum ama çok bir şey bildiğimden değil; ben an azından mutlu olmayı deniyorum. Her evde yaşanan yaşanıyor, benim evimde de... Ama bir şey öğrendim, sabah uyandığında aynanın karşısında kendine gülümseyince o günün hoş geçiyor. Kendini severek uyanacaksın. Nefret dolu kalkarsan günün de öyle geçiyor. Hayat ve yaşamak sınırında bir şey bu. Kararını kendin vereceksin.

* Siz bu kararı alırken, neleri gözden çıkardınız?
Çevremi daralttım. Çünkü ciddi bir şeyleri paylaşabileceğim kişi sayısı gittikçe azalıyor. Belki ben yaşlanıyorum belki savunma mekanizmam öyle çalışıyor. Artık yeni insan çok zor katıyorum hayatıma. Çünkü senin içine girene kadar farklı davranıyor sonra değişiyorlar.

* Mesela?
Değişiyorlar işte. Yüzüne doğruyu söyleyebileceğim insanları hayatımda tutuyorum. Çocuklarıma da bunu öğrettim, "En yapılmaması gereken şeyi yapmış olabilirsiniz ama sakın yalan söylemeyin. Yaptığınızı kaldırabilirim ama yalan söylemenizi kaldıramam" diyorum. Yalana tahammülüm yok.

ÇOCUKLAR BÜYÜDÜ

* Çocuklarınızla kurduğunuz ilişki nasıl?
Biri 21 yaşında, diğeri 18. Artık evde dört koca insanız. Birlikte çok eğleniyoruz. Biz onlarla hayatı paylaşıyoruz onun için onlar da bizimle çok eğleniyorlar. Gençler, tabii ki dışarıda da hayatları var ama bizimle beraber olmayı da çok tercih ediyorlar.

* Canınız sıkıldığında ne yapıyorsunuz?
Örgü örüyorum. En iyi terapi yollarından biri. Bu kış 17 tane pal-to örüp herkese hediye ettim. Giyenler çok mutlu oldu.

* Sizin sanki herkesi derleyip topluyormuş gibi bir duruşunuz var. Sizi kim topluyor?
Terapisti kastediyorsanız eğer, gitmiyorum. Kendi kendime terapi yapabildiğime inanıyorum ama en tehlikeli bölge burası galiba, 'ben kendime yeterim' durumu...

* Yetiyor musunuz?
Benim de çok sinirlendiğim çok üzüldüğüm günler oldu. İçinde yaşarken çok kötü ama her şeyi zamanla atlatıyorsun. Acılara, hüzünlere gülmeyi öğrendim. Geçen yaz yaşadıklarımızı başka türlü atlatamazdık yoksa...

* Bu kadar kötü ne yaşadınız geçen yaz?
Birçok sağlık problemleriyle uğraştık. Annem kanser oldu. Normal insanlar karalar bağlardı, biz hep eğlendik. Herkes dışarıdan bizi ciddi birer vaka olarak gördü ama başka türlü bunu halledemezdik. Annem şimdi sapasağlam. Keremcem'in yazdığı 'Umut Bitmesin' şarkısını o yüzden albümün final şarkısı yaptım. Bazen yarın yok gibi düşünüyorsun ama yarın mutlaka oluyor.

EN ÇOK AYKUT'A SUSTUM

* Siz hiç söz yazmadınız mı bu albümünüze?
Yok, benim yazdıklarım çok uzun oluyor. Kısa şarkı sözü olunca da anlamsızlaşıyor. Ya da çok kısa oluyor, ben orada çok şey anlattığımı düşünüyorum ama başkaları için öyle değil. Mesela şu söz benim için her şeyi anlatıyor: "Konuşmak ağır geldi, sustum."

* Konuşmak ağır geliyor mu?
Susmak en keyifli şey. Herkes konuşur. Bazıları sahi zanneder. Seni tanıyanlar sahi zannetmezler, seni bilenler sana yeterler.

* Siz en çok kime karşı susuyorsunuz?
Aykut'a. 19 seneyi beraber yaşarsan her şeyi yaşamışsın demektir. Bana en büyük mutluluğu verebilecek adam da o, en büyük hasarları verebilecek adam da... Çünkü ben başkasını o kadar çok sevmiyorum. Çocuklarımsa söz konusu olan, onlar için ölürüm. Onlar zaten bana her türlü hasarı verme konusunda serbest.

* Hangi konuda sustunuz?
Bir sürü şey var ama bunlar insanın içişleri. Ben bugüne kadar içişlerimi kimseye anlatmadım. Hayatım boyunca beni üzen kişinin adını vermedim, ölünceye kadar da vermeyeceğim...