Acelemiz ne? Daha bir hafta oldu,
"No men's land!" yani,
"Kimseye ait olmayan" bu topraklardan sırtında
38 kilo yük taşıyan asker niye çekildi? Öyle ya, savaş kimin? Bu savaş neyin savaşı? Kim, barış istemez ki? Kandil Dağı'nın çevresi, "Hâlâ kimseye ait olmayan toprak" olarak mı kalacak?
Kafam karışıyor!..
Peş peşe sıralanan bu sorulara bir anda yanıt veremiyorum. Ekonominin politikayı belirlediğini biliyorum.
Net olan şu, bu savaş çok büyük bir ekonomik güç savaşı! Hepimiz bu savaşın adını doğru koymalıyız. Her şey Irak petrol ve doğalgazı için yapılıyor. Büyük patron ABD, Irak petrol ve doğalgazı için güvenli ortam istiyor. Türkiye, Irak petrol ve doğalgazını kurulacak yeni boru hatlarıyla güvenli bir şekilde Ceyhan'dan dünyaya ulaştırmaya çalışıyor. Petrol pastasından pay alabilmek için 40 takla atıyor. Siyasi, ekonomik ve askeri gücü bir arada tutuyor.
Strateji bu.
Tamam da, o halde bu savaşta Türkiye olarak bize nasıl bir rol biçildi?
İnanın, rol konusu çok karmaşık...
Çünkü, Türkiye'nin önünde iki sorun var.
Biri,
PKK sorunu...
Diğeri ise Irak'taki
Bölgesel Kürt Yönetimi... Türkiye, bu iki sorunu çözmek zorunda. Bu iki sorun çözülmeden Irak petrol ve doğalgazının rahatlıkla Türkiye üzerinden geçmesi ve boru hatlarının çalışıyor olması mümkün görünmüyor.
Peki, Türkiye ne yaptı?
Önce hava operasyonu, arkasından da dokuz gün önce 10 bin askerle
"sınırlı ve dar kapsamlı" bir operasyon başlattı. Özellikle komşuları
İran ve
Suriye'nin yanında
Irak Ulusal Hükümeti'yle farklı bir yolculuğa çıktı. "Ne oluyor?" derken bir anda yine herkesi şaşırttı. Hızlı bir
U dönüşü ile askeri geri çekti.
Ortalık gerildi.
Kabul edelim ki, bölgede Türkiye,
psikolojik üstünlüğü yine kaybetti!
Oysa
Ankara ve
Bağdat'ta çok farklı bir hazırlık yapılıyor.
1996' da dönemin Irak Devlet Başkanı
Saddam ile yapılan ve savaş nedeniyle BM ambargosuna takılan, ancak 2003'te ambargonun kalkmasıyla birlikte üzerinde yeniden çalışılan
"Irak Doğalgaz Boru Hattı" için harekete geçildi.
Doğalgaz boru hattı çalışmasında
BOTAŞ lider kuruluş.
TPAO yerini alıyor.
Tekfen ise inşaatı yapacak.
Bu hat yılda
10 milyar metreküp doğalgaz taşıyacak.
Ama Irak'ın kuzeyindeki petrol, dünya pazarlarına nasıl ulaşacak? Barzani Hükümeti ile anlaşma yapan ve "Bu petrol Ceyhan üzerinden dünyaya ulaşmalı!" diye bastıran yedi uluslararası şirket gece gündüz lobi yapıyor. Özellikle Washington'da görüşme trafiği çok yoğun. Son günlerde ABD'den Ankara'ya bol bol heyetler geliyor. Diyarbakır ve Habur'a gidip dönülüyor.
Şirketler bastırdıkça bastırıyor.
Çünkü günde 1 milyon varil petrolü akıtamıyorlar. Diyeceksiniz ki, günde 1 milyon varil ne kadar para? 100 milyon dolar! Bu para kaybediliyor.
İşte savaş bu...
Bugünkü Tüm Yazıları
Niye gittik, niye döndük?
Yayın tarihi: 1 Mart 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/03/01//haber,2C48A27C827446AEBE12D3395BE3D910.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.