kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 27 Şubat 2008, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Burdur - Salda Gölü

Burdur'daki göller keşfedilmeyi bekliyor

03.09.2007
Burdur'da mağaralar, göller, kuş gözlem alanları ve yaylalar turizm sektörü tarafından keşfedilmeyi bekliyor.

Burdur'un en çok tanınan turistik değerinin başında İnsuyu Mağarası bulunuyor. Toplam 597 metre uzunluğunda yatay bir yapıya sahip olan İnsuyu Mağarası, Burdur-Antalya karayolunun 13'üncü kilometresinde yoldan 900 metre içeride Mandıra köyünde bulunuyor.

Ulaşımı kolay olduğundan Türkiye'de turizme açılan ilk mağaralardan birisi olarak bilinen İnsuyu'ndaki dehlizlerde, irili ufaklı 9 göl yer alıyor.

Kapalı bir havzada yer alan Burdur Gölü, bölgenin en çok bilinen yeri. Bazı bölgelerde 100 metreyi bulan derinliğiyle Türkiye'nin en derin göllerinden birisi olan Burdur Gölü, oldukça tuzlu suyuyla biliniyor.Göldeki su seviyesinin son yıllardaki aşırı düşüşüne, gölü besleyen dere ve çaylar üzerinde yapılan barajlar ve son yıllarda bölgede yaşanan aşırı kuraklığın neden olduğu sanılıyor.

Yapılan araştırmalar, besin maddeleri yönünden çok zengin olmadığını gösteriyor. Buna karşılık gölün yüze yakın kuş türüne ve yaklaşık olarak 300 bine yakın su kuşuna ve özellikle nesli tükenmekte olan ''Dikkuyruk'' ördeklerinin yüzde 70'ine ev sahipliği yapıyor. Endemik kuş türlerinin barınma alanı olan Burdur Gölü, uluslararası öneme sahip bir sulak alan olarak 85 kuş türüne ev sahipliği yapıyor.

Burdur'un Yeşilova ilçesi yakınlarındaki Salda Gölü, Antalya-Pamukkale tur güzergahı üzerinde yer alıyor. Denizden yüksekliği 1193 metre olan gölün güney cephesindeki Sultan Pınar Suyu mevkisi, burayı bir mesire yeri haline getirdi. Göl, 1989 yılında birinci derece doğal sit alanı olarak tescil edilerek koruma altına alındı.

Burdur-Karamanlı yolu üzerindeki Karataş, Yeşilova civarındaki Varışlı, Gölhisar ilçesindeki Gölhisar gölü de göl turizmi için keşfedilmeyi bekleyen bakir alanlar olarak gösteriliyor.

Antalya-Isparta kara yolu güzergahında, Aksu çayı üzerindeki Karacaören Barajı kıyısındaki lokantalar da Antalya'dan Anadolu turuna çıkan turistlere hizmet veriyor. Ancak baraj, olta balıkçılığı başta olmak üzere, turizmin çeşitli olanaklarından daha fazla yararlanılmasına uygun görünüyor.

Burdur'da turizm için değerlendirilebilecek alanlar arasında kuş gözlem alanları ve yaylalar bulunuyor. Çorak Gölü Kuş Alanı, Solda Gölü Kuş Alanı, Karataş Gölü Kuş Alanı, Varışlı Gölü Kuş Alanı ve Burdur Gölü Kuş Alanı Burdur sınırları içinde yer alıyor.

Burdur'da yükseklikleri bin 200 ile 2 bin 200 metre arasında değişen birçok yayla da turizm için cazip olanaklar sunuyor. Bu yaylalarda yaşamayı sürdüren Yörüklerin yaşam tarzları da turistlerin ilgisini çekiyor. Yaz aylarında, Ağlasun Akdağ Yaylası, Altınyayla Kırkpınar Yaylası, Bucak Kestel ve Kumar Yaylaları, Kemer Akpınar Yaylası, Gölhisar Koca Yayla ve Böğrüdelik Yaylası ile Yusufça Yaylası, Yeşilova Eşeler Yaylası ve merkez Aziziye Yaylası bölge insanları için önemli yaylalar olarak, önemini sürdürüyor.

''KAYACIK VADİSİ''

Mersin'in Erdemli ilçesine bağlı Limonlu beldesine 10 kilometrelik mesafede, sarp yoldan Toroslar'a doğru gidilerek ulaşılan Kayacık Vadisi, sık ağaç yapısı ve buz gibi akan çayı, ''saklı cennet''i andırıyor.

Eşsiz doğa güzelliği ile büyüleyen vadi, kendisini keşfedebilen tatilcilere doğa ile iç içe kuş sesleri arasında dinlenme olanağı sunuyor.

Mersin merkezden 45 kilometre uzaklıktaki Limonlu beldesinden sonra Toros Dağları'na doğru 10 kilometrelik sarp yoldan gidilerek ulaşılan Kayacık Vadisi, Lamas Çayı'nın üzerini neredeyse kapatan sık ağaç yapısı ve çevredeki yüksek kayalıklarla adeta kendini gizliyor. Suya ve kayalara sık ağaçların arasından süzülerek yansıyan güneş ışınlarının da eklenmesiyle gizemli bir hale bürünen vadi, kendisini keşfedenlere ise doğa ile iç içe, kuş sesleri arasında dinlenme ve şehir yaşamının stresinden uzaklaşma olanağı sunuyor.

Özellikle hafta sonlarında yoğunluk yaşanan vadide, tatilciler bir yandan suya ayaklarını uzatarak serinlerken diğer yandan da ''mangal'' keyfi yapıyorlar. Ziyaretçiler eşsiz manzarayı izlerken macera arayanlar ise ağaç kütüklerinden yapılan köprüleri kullanarak vadiyi keşfe çıkıyorlar.

Bu arada, tatilcilerin uğurlu olduğuna inanılan kayalıklar üzerindeki ağacın yanına gelerek dilek tuttuktan sonra vadiden ayrıldıkları gözleniyor.

MERSİN'DE DENİZ, YAYLA, KIŞ, İNANÇ VE KÜLTÜR TURİZMİ

Mersin'in Silifke ilçesinde, iç içe geçmiş ve birbirinden değişik güzelliklere sahip koylardan oluşan Narlıkuyu, adını sahilindeki eski bir su kuyusundan alıyor.

Deniz suyu sıcaklığı, yılın en sıcak ayları olarak bilinen temmuz-ağustos aylarında bile serin olan Narlıkuyu'da yüzmek isteyenler, üste soğuk altta ise normal sıcaklıktaki suyla karşılaşıyor.

Denize karışan tatlı suyun, hemen arkasındaki tepelerde yer alan Cennet Çöküğü'ndeki yer altı deresinden geldiği belirtilen Narlıkuyu'da, ayrıca koylardaki her türlü balığın bulunabileceği balık restoranları bulunuyor.

Deniz, yayla, kış, inanç ve kültür turizmi açısından son derece önem taşıyan Tarsus ilçesine bağlı Karboğazı'ndaki Karboğazı Turizm Merkezi de bölgenin ekonomik ve sosyal gelişimine önemli katkı sunmaya aday yerlerden biri olarak görülüyor. Bakanlar Kurulu tarafından kabul edilen ''Mersin-Tarsus-Gülek-Karboğazı Turizm Merkezi'' projesi kapsamında, ''Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi'' ilan edilen Karboğazı'nın, yazın deniz, yayla, kış aylarında ise kültür turizmi açısından büyük önem taşıyacağı belirtiliyor.

(AA)