- Siz barışıksınız kendinizle. Oysa "Güzel kadınlar yaşlanmaktan çok korkar" denir...
- N.B: Herhalde yaşlanmaktan korkmaya vaktim olmayacak. 54 yaşıma gireceğim nisan ayında. Bütün yaşlarımı sevdim. İleriye dönük hayallerim var, onların gerçekleştiğini görmek umuduyla yaşıyorum. Kötü geçirdiğimiz zamanlara geri dönüp bakınca tebessüm ile hatırlıyoruz.
- Birbirinizle daha çok ne yapmaktan hoşlanıyorsunuz?
- P.B: Teknemizle bütün Akdeniz'i gezdik. İkimiz, kaptan yok. Hayatımızda sevgililikle, karı-kocalık iç içe geçti. Hâlâ yarışlara giriyoruz. Ailenin bir arada olmasını seviyorum. Kızımız 10 senedir yurtdışında. Maalesef henüz bir aile genişlemesi olmadı bizde.
- Torun mu istiyorsunuz?
- P.B: Nermin galiba istiyor. Görünce, onun bunun çocuklarını filan seviyor. Sende var mı çocuk?
- Var, dokuz yaşına geldi. Sizinkilerin yaşları kaç?
- N.B: Oğlum 28, kızım 30 yaşında. Gençlere evlenmelerini tavsiye ederim. Ama baştan çok açık olmaları lazım birbirlerine. Fedakârlılar için çetele tutmasınlar. Eğer tutacaklarsa, zaten yapmasınlar. Yani bir şeyi verip sonra karşı tarafa hesap sormak kadar alçakça bir şey olmaz. 33 senedir hiçbir akşam yatağa küs girmedik. İş hayatımızı bırakacağımız senelerde, Pamir'in büyük düşmanlıklara derviş haliyle aldırmaması beni rahatsız etmişti, çok hınçlandırmıştı. Eşim bu kadar tehlikeye açık olduğu için kendimi, ailemi korunmasız hissetmiştim. Büyük endişeyle Pamir'e üzülerek isyan ettiğim günler oldu. Ama öyle anlarda bile muhakkak öpüşür, öyle uyuruz.
Yayın tarihi: 23 Şubat 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/23/ct/haber,61C5A626F9054CB59DA2CE58914DC073.html
Tüm hakları saklıdır.