Berlin politik karmaşanın aynası

Her zaman rakipleri Cannes ve Venedik'e göre daha politik olan Berlin Film Festivali'nde ödüllerin dağıtılmasıyla heyecan duruldu sanmayın. Aksine büyük ödül Altın Ayı'nın Brezilya filmi 'Seçme Birlik'e (Tropa de Elite) verilmesi eleştirmenler arasında büyük şaşkınlık yarattı. Bunun nedeni zevkler ve renkler tartışmasından ziyade yoksul mahallelerdeki organize suça karşı mücadele veren özel bir birlik üzerinden; polisteki yozlaşmayı anlatan filmin politik duruşuyla izleyiciyi ikna edememesi oldu. Costa Gavras'ın başkanlığını yaptığı jürinin verdiği 'Gümüş Ayı' ödülüne ise kimsenin pek itirazı yok.

Berlin'den mesaj var
Ne de olsa ünlü Amerikalı belgeselci Errol Morris, 'Standart Operasyon Uygulaması' adlı filmiyle Amerikan ordusunun Ebu Garib hapishanesinde Iraklı tutuklulara yaptığı işkenceyi belgeleyen fotoğrafları irdeliyor. Film, 2003'te çoğunluğu işkenceci askerler tarafından çekilen fotoğrafların bildik öyküsünü anlatırken; yansıttığı farklılık kuşkusuz faillerle yapılan söyleşiler. En aklı başında askerin bile ABD ordusunun Irak'tan çekilme gerekçesi olarak 'bize ne, bırakalım birbirlerini kırsınlar' şeklinde tezahür etmesi filmin can alıcı noktalarından. Berlin'de Oscar'ın iddialı filmi 'Kan Dökülecek'in, biri yönetmen olmak üzere iki ödül birden alması ise şaşırtıcı değil. Ayrıca sanki Berlin jürisinden Oscar'a mesaj vardı. Çünkü efsanevi İngiliz grup Radiohead gitaristi Jonny Greenwood'un 'Kan Dökülecek!' ile kesin Oscar kazanacağı öngürülürken özel olarak film için yazılmadığı gerekçesiyle Akademi tarafından aday listesinden çıkarılan müzikleri, Berlin'de inadına ödül kazandı!