İki kız kardeşin yaptığı yemekleri yiyenler "Bunları hazırlayanlar akıl hastanesinde olmalı, bu nasıl bir sabırdır!" demekten kendilerini alamıyor... Kayserili Canan ve Nalan Karacaoğlu'nun kurduğu 'Tokana Kayseri Mutfağı'nın yemekleri sadece yemeklik malzemelerle değil, bir tutam özen, bir ölçü sabır, alabildiğince sevgi ve emekle yapılıyor.
DOLMALAR SEVİLİYOR 1999 yılında ilk şubelerini Bostancı'da açan kardeşler, 2003 yılında Şaşkınbakkal'da ikinci şubelerini hizmete soktu. O günden bu yana pek çok müdavim edinen restoran, lezzetseverlerin uğrak yeri olmuş durumda... Mönüsünde Kayseri'nin enfes mantı çeşitlerinden 'Fırın Mantısı', 'Şebit Yağlama' ve 'Paşa Mantısı' bulunuyor. Kayseri Mutfağı'nın en önemli spesiyallerinden biri olan 'Etli Yaprak Sarma', 'Kuru Patlıcan', 'Kuru Biber', 'Lahana ve Pazı Dolmaları' yine mönünün en sevilenlerinden... Meşhur Kayseri Sucuğu'ndan yapılmış 'Sucuk Sote'nin, zeytinyağlı sevenler için her daim bir zeytinyağlı çeşidinin, 'Dulavrat' ve 'Arabaşı' çorbalarının olduğu mönüde ayrıca hiçbir restoranda olmayan 'Mercimekli Semizotu' ve 'Mercimekli Ispanak' yemeği de mevcut... Kendi buluşları olan ve evde pişirdikleri bu yemeğin çok sevildiğini söylüyorlar. Bu yemekler o kadar beğeniliyormuş ki, öğleden sonraları bulma ihtimaliniz azmış.
İNCECİK SARMANIN SIRRI 'Tokana'daki sarmanın özelliğine gelince... Pişirilmesinden tadına, küçüklüğünden lezzetine kadar her detayı farklı... Düdüklü tencerede, tencereye diklemesine dizilerek pişirilen ve bir tenceredeki toplam adedi 480'i geçmeyen sarmanın müdavimi çok fazla.... Günde 10 düdüklü tencere sarma piştiğini söylüyor Canan ve Nalan Karacaoğlu... Sarmanın ince ve küçük olmasının bir de hikayesi var. Eskiden Kayseri'de yeni gelinler evlendikten sonra gelen misafirlerine sarma sararken pamaklarından alyanslarını çıkarırlarmış. Sarmanın alyanstan geçmesi gerekirmiş. O gün bugün sarmalar incecik ve lezzetli olmuş.
20 KİLO BİRDEN ALMIŞ Mantıları için de aynı şekilde çok titiz davrandıklarını söyleyen kardeşler, özel satır kıymasında küçük küçük etli mantı yapıyorlar. Kayseri'de eskiden gelin kızların ne kadar becerikli olduğu, bir tahta kaşığa ne kadar mantı sığdırdığından anlaşılırmış. (Bir kaşığa 40 tane sığmalıymış...) Restoranı açmalarından bu yana her birinin 20 kilo aldığını söyleyen Canan Hanım, Kayseri Mutfağı'nın çok lezzetli ve çok emek istediğini söylüyor. Eleman bulmanın zorluğundan bahsediyor. Mantı kapatacak eleman bulmak öyle zormuş ki, bazen aylarca bulamıyorlarmış. İki kızkardeş hâlâ gerekirse bulaşık da yıkıyor, mantı da sıkıyor, sarma da sarıyor. Müşterileri tarafından en çok sorulan soru ise şuymuş; "Bu yemekleri yapmak saatler sürüyordur. Her gün bunu yapanlar akıl hastanesinde olmaz mı? Bu kadar sabırlı olmak mümkün mü?"
Yayın tarihi: 7 Şubat 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/07/gny/ozedincik.html
Tüm hakları saklıdır.