Avrupa rüzgarından biz de faydalanalım

Pazar günü sona eren Avustralya Açık Tenis Turnuvası, her yeni yılın 2. haftasında, spor dünyasının gündemini oluşturan en önemli spor organizasyonu olmuştur. Bu yeni kıta yüzyıla yakın bir zamandır ocak aylarında, dünyanın dört bir yanından gelen yüzbinlerce tenisseverle dolup taştı. Dünyanın bir çok merkezinde kış ayları yaşanırken, Melbourne tenisseverlere, sıcak güneşli ve modern bir yaşam sundu. Geçen yıl 584 bin kişi bu zevki yerinde tadarak, Avustralya ekonomisine yaklaşık 200 milyon dolarlık nakit akışı kazandırdı.

TOPLAM 605 BİN SEYİRCİ
Bu yıl ziyaretçi sayısındaki ilk rekor, turnuvanın 12. günü gelen 62 bin seyirciyle kırıldı. Final günü ise 2 haftada 605 bin kişiye ulaşan ziyaretçi sayısıyla bir rekor daha geride kaldı. Turnuva çok değil bundan 2-3 yıl öncesine kadar, favori raketlerin çekilmesiyle ünlenmişti. Yılın ilk büyük organizasyonu olmasından dolayı, gelen favori raketlerin büyük bir bölümü daha ilk turlarda eleniyorlardı. Ancak son 2 yılda hem turnuva organizasyonunun özel çabası, hem de tenisçilerin puan yarışındaki kızışma, herşeyi değiştirdi. Artık dünyanın en ünlü raketleri yılın ilk turnuvasında kortta olmak için özel çaba sarfetmeye başladı.

SIRPLAR DAMGA VURDU
İşte bu yıl turnuva, favorilerin neredeyse tamamının çeyrek finallerde raket sallamasına neden oldu. Yarı finallere gelindiğinde ise erkek ve bayanlardaki 8 tenisçi içinde bir zamanlar aralarında oynadıkları finallerle övünen hiç bir Amerikalı isim kortta yoktu. Ancak bu 8 tenisçinin 3'ü Sırp raketlerden oluşuyordu. Bunlardan biri 2. diğeri ise 1. olarak tarihe geçti. 96. Avustralya Açık, Sırp tenisinin başarısına şahitlik yapmıştı. Üstelik bu, kısıtlı imkanlarla kazanılmış bir başarı. Yarı finallerin bir başka ilginç yanı ise 8 tenisçinin tamamının Avrupa'dan olmasıydı. Bu bizim için de son derece önemli. Tenisin yıldızları bu kadar yakınımıza gelmişken, bunun getirdiği rüzgardan faydalanmamız gerekir. Dünya tenisinin kalbinin 2011'de Sony Ericsson sezon sonu şampiyonasıyla İstanbul'da atacak olduğunu düşünürsek, konuyu çok ciddi bir şekilde ele almalıyız.

EN HIZLI SERVİS 237 KM
Turnuvadaki enlere bir göz atacak olursak ilginç sonuçlar çıkarabiliriz. Örneğin, turnuvanın en hızlı servisi erkeklerde, 237 km ile yine Andy Roddick, bayanlarda 199 km ile Venüs Williams'dan geldi. En çok ace atan ise erkeklerde toplam 100 ace ile J. Wilfried Tsonga, bayanlarda 40 ace ile Serena Williams oldu. İlginçtir, serviste en çok çift hata, erkeklerde 25 hata ile şampiyon Novak Djokovic'ten, bayanlarda 26 hatayla dünyanın 1 numarası Justine Henin'den geldi. En çok servis kıranlarda ise Djokovic ve bayanlarda bir başka Sırp raket Jelena Jankovic'in isimleri vardı.