Matador resmini gördü Berk'in içine ateş düştü

Öykü ve Berk Gürman'ın bir internet sitesine koydukları 'Evlerinin Önü Boyalı Direk' türküsü, kısa sürede iki milyon kişi tarafından izlendi. Video aynı zamanda dünyada en çok izlenen 'flamenko' klibi oldu. Yaklaşık bir ay önce çıkardıkları albümleri 'Kısmet' ise haklarında 15 fan kulübünün kurulmasına zemin hazırladı. Fanları onlar için "İlk dinlediğimde sanki elektrik çarptı" gibi yorumlar yapıyor...

Tarkan'la başa baş
'Kısmet'i, Tarkan'ın 'Metamorfoz'uyla aynı dönemde piyasaya çıkarıp; Tarkan'dan çok ilgi toplayan Öykü ve Berk Gürman; çocukluklarını ve müzik serüvenlerini Yeni Aktüel'den Göksel Göktaş'a anlattı. İşte, 26 yaşındaki Gürman Kardeşler'in müzik yolculuğu... İspanyol müziğini türkülerle harmanlayarak, gönüllere taht kuran ikizlerin 'abi' olanı Berk Gürman, içine ilk ateşin düştüğü günü şöyle ifade etti:

Matador olacağım
"Annemin ressam arkadaşının evinde dev, yağlı boya bir 'matador' tablosu gördüm bir gün. Hayatımda ilk kez pelerinli bir matador, ilk kez boğa görüyordum. 'Ben matador olmak istiyorum' dedim birden. İlerleyen günlerde yine aynı evde, annemin ressam arkadaşının bir akrabası odaya kapanmış gitar çalıyor. Çok etkilendim! İyi bir gitarist olduğu için falan değil. Bir insan kendini odaya kapatmış, gitar çalıyor. Kendi kendine bir şey yapıyor. Kendisini gerçekleştirmeye çalışıyor. Mutluğu insanın kendi içinde bulması gerekiyor önce. Bunun için de çile çekmek şart! O an aşka düştüm." Anne ve babaları onlar dokuz yaşındayken ayrılan Gürman Kardeşler, ilk ve ortaokulda aynı sınıfta okuyorlar. Öykü, ilkokuldan sonra konservatuvarı kazanıyor ama aile "Dil öğrenmek şart önce bir kolej eğitimi alın" diye öneriyor! Lisede ayrılıyorlar, ikisi de farklı iki özel okula gidiyor.

9 yaşında Flamenko
Ama özel okul atmosferinde, diğer varlıklı yaşıtlarından farklılar. Arkadaşları çeşitli 'marka'lar üzerine uzmanlaşırken; ikizler çalıyor, söylüyor... Ayırt etmeden müziğin her durağına uğruyorlar. Hayatlarında, İbrahim Tatlıses de var, 'Maykıl Ceksın' da, rock da, flamenko da! Öykü'nün hayatından keman, Berk'in hayatından ise gitar çıkmıyor! Öykü lise döneminde keman öğrencisi bir grupla, dünyanın genç kemancılarının bir buluşmasına gidiyor. İki ay orada eğitim alıyor. Liseden sonra Öykü konservatuvarda Klasik Türk Müziği, Berk ise özel bir üniversitede ses teknisyenliği okumaya başlıyor. Dokuz yaşında eline gitarı alan Berk için flamenko; kendi müziğinde bulduğu her tadı ihtiva eden 'başka türlü bir şey' oluyor. Öykü evde şarkı ya da türkü mırıldanırken, Berk ona flamenko gitarı ile eşlik ederek, bugünkü müzikal başarılarının temellerini atıyor...

Kardeşimi bir görün
Flamenko aşkıyla İspanya'ya giden Berk Gürman, sadece gitarı değil sesiyle de övgü alıyor İspanyollar'dan... Ona "Senin ruhunda var flamenko" diyorlar! Berk'in cevabı ise hazır: "Benim sesimi beğendiyseniz, bir de kardeşimi görün!" Bir yaz tatilinde denk getirip Öykü de gidiyor ikizinin yanına. Birlikte çalıyorlar, söylüyorlar, flamenko ateşinde pişiyorlar! Sonrasını biliyorsunuz...