Etrafımdaki 40 melek beni koruyor

Önce modellik, ardından da büyük bir markanın yöneticiliğini yapan Eyşan Özhim artık tamamen oyunculuğa yöneldi. Birkaç dizinin yanı sıra 'Kısık Ateşte 15 Dakika'da da rol alan Özhim, bugün vizyona giren 'Kutsal Damacana' filminin de başrol oyuncularından... Özhim rolünü anlatırken yaşadığı tuhaf bir olay da gün yüzüne çıktı. Bir gece evinde uyurken cinleri gördüğünü söyleyen Eyşan Özhim çok korkmuş...

* 'Kısık Ateşte 15 Dakika' filminde dramatik bir rolünüz vardı. Bu kez nasıl bir karakteri canlandırıyorsunuz?
Aslında yine biraz dramatik ama film çok komik oldu. Zengin bir dulu canlandırıyorum. Pek kimseye inanmıyorum ve sonunda gidip en sahtekar adama aşık oluyorum! Üstelik büyü bozdurmaya gitmişken...

* Büyüyle mi uğraşıyorsunuz?
Aslında büyüye değil, alternatif tıbba filan inanıyorum, SPA'm var ama kız kardeşimin içine şeytan giriyor. Doktorlar bir şey bulamıyor ve yardımcım beni kurşun döktürmeye götürüyor. Bu sırada kardeşime papaz büyüsü yapıldığı ortaya çıkıyor. Aslında o şeytanlı, büyülü pek çok korku filmiyle dalga geçen bir film yaptık.

KANSER RİSKİ ATLATTIM
* Siz kurşun döktürmeye, fala ya da büyüye inanır mısınız?
Nazara çok inanıyorum. Hemen sağlığımı etkiliyor zaten. Bakın, daha önceki filmde felç geçirdim. Bu filmde -ki kimse bilmiyor bunu- iki tane, portakaldan büyük ur erittim. Bunun kanser olma riski de vardı. 'Elveda Rumeli'ye konuk oyuncu oldum. Uçakta kulağım ağrımaya başladı. 20 gün oldu hâlâ duymuyorum, dudak okuyarak konuşulanları anlamaya çalışıyorum. Geçici bir işitme kaybı var, sebebi belli değil. Zaten ne zaman doktora gitsem 'nazar değmiş' diyor.

* Kurşun döktürüyor musunuz?
Ameliyattan sonra annemin arkadaşı döktü. İki sene oldu yani. Fala, büyüye inanmamaya çalışıyorum.

* Yaşadığınız enteresan bir şey var mı bu konuyla ilgili?
Aslında var. Bir gün ben uyurken birisi omzuma vurup uyandırdı. Gözümü açtım halisünasyon değil. Bir sürü küçük küçük şeyler, cüceler filan. Çok korktum, inanılmaz... Tekrar gözümü kapattım, kendime cimcik attım. Tekrar açtım gözümü, "Sesini çıkartma, eğer sesini çıkartırsan evdekileri de götürürüz' dedi. Ayaklarımdan çektiler, bağırdım, ışığı yaktım, besmele çekiyorum, oradalar yani görüyorum. Annem "Seni okutmak lazım" dedi.

EVİM YATIRLARA YAKINDI
* Yakın tarihte mi yaşadınız bunları?
10 sene oldu. Ama o on seneyi bayağı zorluklarla geçirdim. Bir hocaya gittik. Belki halisünasyon, belki o anda inandım, bilmiyorum ama sinir bozucu şeyler yaşadım. Hoca bana "Artık çevrende 40 tane meleğin olacak hem evini hem de seni koruyacak" dedi. O vakte kadar yalnız başıma hiçbir yere çıkamıyordum, o vakitten sonra kendime geldim. Hisar'da evim vardı ve o evde bir sürü kötü şey geldi başıma; önünde kafama silah dayayıp soydular beni. Sonunda taşındım. Orada yatırlar vardı, herhalde bu yüzden diye düşündüm. Benim ölülere, mezarlığa saygım var ama ne bileyim büyüye inanma, duasız da kalma...

* Spiritüalizmle ilgileniyor musunuz?
Enerjiye, Feng Shui ve Reiki'ye inanıyorum ama yapmıyorum ve yaptırmıyorum. Okul yıllarında, anneannem ve dedem benim için dua ederse sınavımın çok iyi geçeceğine inanırdım ve öyle olurdu. Bu bir inanç meselesi. 88 senesinden beri düzenli meditasyon yapıyorum. Sık sık Hindistan'a gidip geliyorum.

* İlle de oraya gitmek mi gerekiyor, burada yapılsa etkili olmuyor mu?
Burada da olur tabii ama oradaki özel guruların buraya gelmesine sebebiyet verdim. Ben gittim ve çok büyük faydasını gördüm. Nefes terapisi mesela, bana en büyük faydası olan odur. Yaşamda, oyunculuğumda bu kadar genç göstermemde...

* Evet nasıl 37 yaşında olup da, 27 bile göstermiyorsunuz?
Vallahi yüzümdeki makyajı silmeden yatarım, hayatımda dengeli beslendiğim ya da düzenli bir spor merkezine 2'den fazla gittiğim görülmemiştir.

NEFES TERAPİSİNİN FAYDASI
* Irsi olabilir mi?
Olabilir, annem de öyledir. Selanik göçmeniyiz, bir Balkan'lık var. Ama tabii nefes terapisinin etkisi çok büyük. Tabii kamera karşısında ufak tefek falsolar oluyor. Belli bir yaştan sonra bunların önüne geçemiyorsun. Bazen estetiğe ihtiyacım var mı, diye düşünüyorum, sonra vazgeçiyorum. Zaten arkadaşlarım bana "Sen kendini buzdolabında mı saklıyorsun" diyorlar. Her şeyin başı inanç aslında. Ben böyle olacağım, böyle kalacağım diye inandığın zaman otomatikman orada duruyorsun.

* İki sene önce felç olmuş sonra da bir ameliyat geçirmiştiniz. O ameliyatın izi kaldı mı?
Fiziksel olarak hayır, ama ruhsal olarak değişime uğradım. Daha vurdumduymaz, daha cesaretli yaşamaya başladım. Büyükada'da yağmur yağıyordu, bir gün çıkardık ayakkabılarımızı yürüdük sonra ağaca tırmandık çocuk gibi. Bunları eskiden cesaret edip yapamazdım ama şimdi kimseyi rahatsız etmiyorsam eğer, içimden geleni yapıyorum. Yaş değil, içimdeki enerji önemli.

* Neye cesaret ediyorsunuz mesela?
Eskiden çekimler dışında mini etek giymezdim. Bana bakılmasından, gözlerin üzerimde olmasından çekiniyor, kim ne der diye düşünüyordum. Şimdi 'bana ne' diyorum. Ne derlerse desinler! Mini etekli fotoğraf çekeceğiz biraz sonra ve bu röportajı sadece o fotoğrafı gördükleri için okuyacak olanlar için söylüyorum: Ben sadece resimaltı değilim. Resimaltından çok daha fazla bir insanım. O yazıları okutmak için bunu yapmak gerekiyorsa eğer, bunu da yaparım ve bu da beni o resimdeki kız yapmaz! Eyşan Özhim 'Kutsal Damacana' filminde Şafak Sezer ile rol aldı.