Ben hiçbir zaman komünist olmadım

Mayıs 1968 öğrenci ve toplum olaylarının tanınmış lideri, bugünkü Avrupa Parlamentosu Yeşiller Partisi Eş Başkanı Daniel Cohn-Bendit, geçen hafta başında Boğaziçi Üniversitesi'nin konuğuydu. 20 Kasım akşamı, üniversitenin Demir Demirgil salonunda yapılan Jean Monnet Konferansları'nın davetlisi olan Bendit, burada yaptığı konuşmada, özellikle İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana gelen Avrupa Birliği rüyasını masaya yatırdı. Bugün gelinen noktada tek bir Avrupa ve tek bir Türkiye'den bahsedilemeyeceğinin altını çizen Bendit, kendi para birimini kazanmış olan Avrupa'nın, kendi anayasası ve kendi ordusunu da talep etmesi gerektiğini savundu. Türkiye'nin demokrasi macerasında liberal-sol bir direnişi de hak ettiğinin altını çizen Bendit ayrıca, AKP veya CHP gibi geçmişi gelecekte değil, geleceği gelecekte arayan bir siyasetin gerekliliğine değindi.

GELİR DAĞILIMI ADALETSİZ
Bendit, terörle mücadele ederken, bu konudan yana sıkıntılı olan bölgelerde yaşanan gelir dağılımı adaletsizliğinin de önemini vurguladı. AB'nin Türkiye'ye bakışında çifte standartlar olduğunu kabul eden Bendit, konuşması sırasında Malta ile Türkiye'nin ekonomik ve sosyal yönden bir olmadığını iddia etti. Konferansında sık sık Fransa'ya ve bu ülkenin lideri Cumhurbaşkanı Sarkozy'ye kinaye dolu göndermeler yapan Bendit, AB'nin öteki ya da yeni ülkeleri dışlayarak da bir yere varamayacağı ve kendi kendine zarar vereceğini savundu. 'A la carte' Avrupa fikrine karşı çıkan, bugün Paris, Berlin veya Londra'nın yanı sıra bir Brüksel gerçeğinin de olduğunu anlatan siyasetçi ayrıca, Türkiye'nin İran, Mısır ya da Suudi Arabistan'dan çok farklı olduğunu anlattı. Bendit, bugün Avrupa'da birçok kesimin Türkiye'den korkmasının altında, 11 Eylül ile gelen İslami köktencilik endişesinin olduğunu da tekrarladı. 'Kızıl Dany', bu koşullar altında SABAH Pazar'a özel bir röportaj verdi.