Turcell Süper Lig'de 15. haftanın ilk maçında Beşiktaş, deplasmanda Bursaspor'u 1-0 yendi.
EMRAH KAYALIOĞLU: ATAN ALIR MAÇI (SABAH)
Bir Süper Lig maçı düşünün ki, 90 dakika boyunca atılan şut sayısı 11... Bunlara bloklanan, yani kaleye bile yönelemeyen şut girişimleri dahil... İsabetli şut sayısı, biri geri pası kıvamında olmak üzere sadece iki... Ve bu maçı oynayanlar şampiyonluk hedefleyen, Şampiyonlar Ligi'nde ikinci tur kovalayan Beşiktaş ile son beş haftada yenilmeyen ve 11 puan toplayan Bursa.
İki takım arasındaki gergin rekabete rağmen, izlerken sürekli "Ya golsüz biter ya da atan alır" dedik.
Hakem Yunus Yıldırım'ın oyunu kesmemeyi seven bir tarzı olduğunu herkes biliyor. Ama özellikle ilk yarıda kartlık hareketlerde bile sadece faulle yetinmesini yadırgadık. Acaba Disiplin Kurulu'nca iptal edilen sarı kartlar hakemleri kart cimrisi mi yapıyor?
Kıdemli yardımcı Mustafa Emre Eyisoy'un ilk yarıdaki iki kritik pozisyonda (22'de Higuain, 27'de Bobo) ofsayt bayrağı kaldırmamasını da alkışladık.
KAZIM KANAT: ZAFER ÇIĞLIĞI ATTI (SABAH)
Bunun adı bir savaş... Bunun adı onur mücadelesi... Bunun adı sadece kazanmak... Beşiktaş kazandı, zafer çığlığı attı. Şimdi Bursaspor'a susmak düşer... Maçın teknik analizi elbette o kadar önemli değil. Çünkü bu çok özel maç. Teknik adamlar yenilmemek için neredeyse sıfır riskle oynadılar. Sadece 1.5 pozisyon var. Buçuğu Bursaspor'un.
Ertuğrul Sağlam bu maçın skoru adına hep doğru olanı yaptı. Sistem adına oyuncu değiştirerek maçı kazanmak istedi. Yani sistemle oynamak yerine oyuncuyla oynadı. Bu tercihi yanlıştı.
Herşeye rağmen kazanmak güzel şey. Sağlam Bursaspor'u yenerek kendi koltuğunu kurtardı. Bu da çok şey anlatır.
İLKER ATEŞ: YİNE DELGADO (FOTOMAÇ)
Beşiktaş, Porto'ya doğru hem maç, hem büyük moral kazandı. İşin esasına bakılırsa kötü bir maç oldu. Daha kötü oynayan taraf Bursaspor'du. Ev sahibi takım, Beşiktaş önünde oyunun kontrolünü hiç bölümde ele geçiremedi. Beşiktaş'ın savunması Bursaspor'a pozisyon bile vermedi.
Delgado, gerçekten tırmanışa geçti. Hâlâ, yüksek top kayıplarıyla oynuyor ama artık kendisi için değil, takımı için savaştığı bir gerçek. Yavaş, yavaş kendini bulan Delgado, fazla kalabalığa girme alışkanlığından vazgeçerse çok daha faydalı olacak.
Serdar Özkan, bir joker gibi oynadığı için her şeyi yapabileceğini sanıyor. Bilmeli ki her şeyin üstesinden gelebilecek noktaya henüz ulaşmadı. Haddini bilmesinde yarar var. Beşiktaş moral buldu, üç puanı cebine attı ve tarihi maça daha rahat duygularla gidebilme şansını yakaladı. Ancak, Porto'nun Bursa olmadığını bütün Avrupa biliyor.
TURGAY DEMİR: İYİ, KÖTÜ, ÇİRKİN (FOTOMAÇ)
Takım olmanın şartları, birlikte düşünmek, yardımlaşmak, yanındaki arkadaşını tanımak, anlamak. Beşiktaş'ta bunların hiçbiri yok. Herkes ayrı telden çalıyor. Futbolun en temel bilgilerini dahi unutmuş gibiler. Kimse attığı topun arkasından bakmıyor. Top geri mi dönecek, tekrar kendisine mi dönecek bunları hesap eden yok. Herkes birilerinin takımı kurtarmasını bekliyor fakat kurtarıcı olmak için çaba harcayan hak getire.
Hazırlık pasları göremedik, kontratak izlemedik, orta alanda üst üste yapılan üç pas sayamadık. Her halde rakibin tekmelerinden sindi Beşiktaşlı futbolcular. Pısırık bir görüntü sergilediler. Koca maçta üst üste doğru hareketlerin yapıldığı tek dakika 82'ydi. Serdar götürdü, Delgado'ya verdi ve Arjantinli tıpkı geçen hafta olduğu gibi krıtik bir gol daha atmayı başardı.
KORKUT GÖZE: HÜCUM MANGASI (HÜRRİYET)
ERTUĞRUL Sağlam hücuma yönelik bir kadro sürdü sahaya. Kulübedeki yedeklere baktım... Onlar da hücumu sevenlerden oluşan bir orduyu andırıyordu
Bobo'nun önünde yuvarlanan topa vurmakla-vurmamak arasında yaşadığı çelişkiler, Beşiktaş'a ağır bir fatura yükledi. Olası bir gol Beşiktaş'ın oyun kimliğini daha farklı bir çizgiye taşıyabilirdi. Beceremedi Bobo...
Yine de şunu söyleyebilirim. Top, Delgado ile Tello'nun ayaklarında hız ve çabukluk kazandığı pozisyonlarda, Beşiktaş'ın hücum etkinliği artıyor.
Serdar Özkan da tek başına oynama isteğinden bir kurtulsa...
Porto seferi öncesi bu 3 puan Beşiktaş için bulunmaz bir moral kaynağıydı. Hem ligde zirveden kopmadı, hem de tükenen kredisine yeni umutlar yükledi.
ERMAN TOROĞLU: SADECE DELGADO (HÜRRİYET)
Oynayanlar da sanki dünyanın en iyi iki takımı. Geliyorsunuz maça, yalandan bağırma, çağırma. Hadi bunlar tribünde oluyor. Sahanın içine bakıyorsunuz. Koca 90 dakikada akılda kalan bir tek gol var. İki tane de gol pozisyonu var. Bursaspor bir kez geldi golü kaçırdı, Beşiktaş bir kez geldi o gol oldu. O zaman bu kadar hava, bu kadar gerginlik niye?
Zaten Beşiktaş'ta oyunun başında biraz oynamak isteyen, biraz takımı itmek isteyen futbol adına bir şeyler yapmak isteyen bir tek Delgado vardı. Yarım saat sonra baktı ki arkadaşlarından hayır yok, o da bıraktı. Ama sonunda altın vuruşu o yaptı. İşi bitirdi.
Yayın tarihi: 8 Aralık 2007, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/12/08//haber,4050B4EC4692419BB7FADA8693B2EB74.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.