Akdeniz Birliği AB'ye alternatif değil

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Fransız meslektaşı Nicolas Sarkozy'nin ortaya attığı Akdeniz Birliği düşüncesini incelediklerini ancak bunun Avrupa Birliği'ne (AB) tam üyeliğe alternatif olmadığını söyledi.

EXPO 2015'nin İzmir'de düzenlenmesini sağlamak amacıyla Paris'e giden Cumhurbaşkanı Gül, Fransa'nın büyük gazetelerinden Le Figaro ile bir söyleşi yaptı. Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin Akdeniz Birliği projesinin tam üyeliğe bir alternatif oluşturup oluşturmayacağına ilişkin bir soruyu yanıtlayan Gül, Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin hukuki bir temeli olduğuna dikkat çekerek şöyle devam etti:

"Müzakereler sürüyor, hedefi belli. Bu projenin, Avrupa Birliği'ne katılımıza bir alternatif olması söz konusu değil. Türkiye Akdeniz ülkesidir, Akdeniz'de en geniş sahilleri olan ülkelerden biridir. Euromed ve Barcelona Süreci'ne katılıyoruz ve Akdeniz'i ilgilendiren her şey ile ilgiliyiz. Sayın Sarkozy tarafından önerilen projeyi dikkatle inceliyoruz."

"ERMENİ SOYKIRIMI" TASARISININ SENATOYA SUNULMAMASI OLUMLU

Abdullah Gül, "Ermeni Soykırımı"nın inkarını cezalandıran yasa tasarısının Fransız Senatosu'na sunulmamasını "olumlu" olarak nitelendirdi. Gül "Olumlu bir noktadır. Zaten bu yasa tasarısı, Fransa'nın bağlı olduğu özgürlük ilkelerine ters düşüyor" dedi.

Türkiye'nin nükleer santral projelerine Fransız şirketlerinin katılıp katılamayacağına ilişkin bir soruyu yanıtlarken de Gül, "Neden olmasın? Herkes, Fransa'nın bu alanda uzman olduğunu söylüyor. Geçmişte temaslarımız oldu" yanıtını verdi.

"İSTANBUL'DA PARİS'TEN ÇOK RENAULT ARABASI VAR"

Gül, Türkiye ile Fransa arasında tarihsel ilişkilerin bulunduğunu Fransızların Türkiye'nin ekonomik potansiyelini en iyi bilenlerin arasında yer aldığını belirtti.

"Kuşku yok ki İstanbul'da Fransa'dan çok Renault arabası var" diyen Gül, "Fransız diplomasisi, Türkiye'nin bölge ve dünyadaki rölünü takdir ediyor. Konjonktürel gelişmeler, o kadar önemli ilişkileri değiştiremez. İki ülke arasındaki sorunlar sadece geçici olabilir" ifadesini kullandı.

"TERÖRE KARŞI ÖZGÜRLÜKLER ALANINI GENİŞLETTİK"

Cumhurbaşkanı Gül, "Kürt yanlısı parti yasaklanacak mı?" sorusuna da adaletin kararlarına karışamayacağını vurgularken "Ancak söyleyebilirim şey budur: Terörle mücadelenin demokratik özgürlüklerini zayıflamasına izin vermeyeceğiz. Türkiye'de önemli bir terörizm varlığına karşın özgürlükler alanını genişlettik" dedi.

"TERÖR KONUSUNDAKİ TUTUMUZ ANLAŞILDI"

Le Figaro'nun Kuzey Irak'a askeri operasyonun önlenmesi için ABD'den "garantiler"in sağlanıp sağlanmadığına ilişkin sorusu üzerine Gül, Türkiye'nin Irak'ın toprak bütünlüğüne ve istikrarına verdiği büyük önem verdiğini ancak ülkedeki hakim olan kaos nedeniyle Kuzey Irak'ın terör örgütleri için bir "cennet" haline geldiğini söyledi. Gül şöyle devam etti:
"Irak kendi sınırlarını kontrol etmeli. Terörist sızmalara izin vermeyeceğiz. Bizim tutumumuz anlaşıldı ve olumlu gelişmelerin olacağına inanıyorum. Halen bu süreci test ediyoruz."

"SİVİL İKTİDAR İLE ASKERLER ARASINDA EN UFAK SORUN YOK"

Diğer bir soruyu yanıtlarken sivil iktidar ile ordu arasında "en ufak bir sorun"un olmadığını söyleyen Gül, genel seçimler ile cumhurbaşkanlığı seçiminin sorunsuz gerçekleştiğini belirterek şunları söyledi:

"Demokrasi güçlendirildi ve terörle mücadele ordu ile hükümet arasında tam işbirliği ile sürdürülüyor. Öte yandan, Türkiye'nin o kadar güçlü bir orduya sahip olmasından çok gurur duyuyorum. Bulunduğumuz bölge ve Afganistan, Kosova, Afrika gibi bölgelerde barışa yaptığı katkıdan dolayı bu önemlidir"

"SİYASİ PARTİLER İLE İLİŞKİLERİMİ KESTİM"

Cumhurbaşkanı Gül, "AKP'nin gizli bir gündemi olduğu"na ilişkin suçlamaların anımsatılması üzerine cumhurbaşkanı seçilmesinden bu yana siyasi partiler ile ilişkileri kestiğini belirterek "Ben, tüm Türkleri temsil ediyorum. Sizi, Türkiye'nin son dönemdeki yönelişini, yapılan reformları, Batı ile entegrasyonu, ekonomin açılmasını, ülkenin modernleştirilmesini, diplomasimizin yapıcı yaklaşımını değerlerdirmeye davet ediyorum" dedi.
Türkiye'nin tüm komşuları ile iyi ilişkileri olduğunu, bu çerçevede de İran ile iyi ilişkilerinin bulunduğunu belirten Gül, son dönemde Ankara'yı ziyaret eden çeşitli bölgenin devlet ve hükümet başkanlarına dikkat çekerek bunun Türkiye'nin, bölge ülkelerine yönelik yapıcı tavrının bir göstergesi olduğunu söyledi.

Gül, Türkiye'nin Suriye'yi Annapolis'e katılmaya ikna konusunda önemli bir rol oynayıp oynamadığına ilişkin soruya ise "Bu konuları izleyenler çok iyi bilirler..." karşılığını verdi.

AB REFORMLARINA İVME VERİLECEK

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin geçen yıl seçim ile meşgul olduğunu, seçimlerin demokrasinin nasıl Türkiye'de kök saldığını kanıtladığını belirterek "Şimdi reformları yeniden lanse etmeye hazırız. Hükümet ve parlamento kararlıdır ve ben de bu konuya çok angajeyim" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin AB ile ilgili hayallerinin yok olmadığını, bu konuya uzun vadede bakılması gerektiğini kaydeden Gül, şunları söyledi:

"Bugün kuşku duyanların Türkiye'nin AB'ye yapacağı büyük bir katkının olduğunu anlayacaklarından eminim. Yanlış bir algılama var. Bu da, Türkiye'nin AB için yük olacağı yolunda. Tam tersi, Türkiye AB pastasını büyüterek girecek."

Abdullah Gül, TCK'nın 301. maddesine ilişkin bir soruya da "Şeyler çok yakında değişecek. Hükümet ve parlamento çok net bir biçimde tutumunu ortaya koydular" karşılığını verdi.

(ANKA)