Demirören, seçilir seçilmez telefona sarıldı ve "Alo baba, ben şimdi ne yapacağım" dedi; başkanlığı bitti
Keşke Beşiktaş'ı babası yönetse... Yıldırım Demirören'in esas hatası, yeterince "Alo baba" dememesidir ..
Serbest Kürsü'de bu haftaya Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören ve babası Erdoğan Demirören damga vurdu. Yazarlarımız, 'gölge başkan' olarak nitelenen Erdoğan Demirören'in kulüp üzerindeki etkisiyle ilgili farklı görüşler dile getirdi.
* Editör: Sayın Kanat, Sivas maçında tribünler; yönetime, Sinan Engin'e ve futbolculara tepki gösterdi. Beşiktaş'ta neler oluyor? Taraftar ne istiyor? Ne yapılması gerekiyor?
* Kazım Kanat: Beşiktaş tarihiyle yüzleşiyor. "Yeter artık, git" dedikleri Seba'nın evinin önüne her gün çiçekler konuluyor. Taraftar, Beşiktaş'ı Beşiktaşlı gibi yöneten bir başkan istiyor. Tek yol var: Yeni bir başkan!
* Editör: Diyelim ki başkan gitti, yeni bir başkan geldi. Peki onun ne yapması lazım?
* K.K: Başkan adaylarının para sorunu yok. Tek sıkıntıları şu: "Seba'ya yapılanlar bize de yapılır mı?" Hepsi aynı soruyu soruyor. "Borcu sileceğiz, Zamanımızı ve emeğimizi Beşiktaş'a vereceğiz. Sonra tribünler aleyhimize bağırırlarsa bizim için yıkım olur" diyorlar.
* Editör: Sayın Çakar, tribün markası ve taraftar etkinliği Beşiktaş'ın önüne mi geçti?
* Ahmet Çakar: O tribün değil mi "S... git Seba" diyen, Bilgili'yi kovan? Şimdi de "Sinan'ı da al git" diyerek yönetimi istifaya davet ediyorlar. Suç onlarda değil onlara aşırı yüz veren yönetimdedir. Şimdi bir şeyi itiraf ediyorum... Beşiktaş'ı 100. yılında her türlü enstrümanı kullanarak Sinan Engin şampiyon yapmıştır. O sene Beşiktaş'ı kapalı kapılar ardında şampiyon yapan adam Sinan Engin'dir. Ben bu son olaylarda Sinan Engin'e yapılan tezahüratları kınıyorum. Bu transferleri Sinan mı yaptı?
* Editör: Sayın Kanat, siz ne diyorsunuz?
* K.K: Çakar'ın söylemeye korktuğu şeyi söylüyorum... Engin döneminde hiçbir hakem Beşiktaş'ın hakkını yemedi, yiyemedi. Düzen buysa Sinan Engin kullanıldı. Kullanan Serdar Bilgili... Tüm bunlar olmasa da Beşiktaş şampiyon olurdu. Çakar, Sinan Engin'in iş ortağı gibi konuşuyor.
*A.Ç: Kanat abuk sabuk konuşmasın. Kendisi rüzgar nerden eserse oraya yelken açan bir yelkencidir. Beşiktaş'ın en büyük talihsizliği, 'abi' gibi sevdiğim Kazım Kanat'ın kanaat önderi olmasıdır. Kılavuzu Kanat olanın...
* K.K: Spor müdürümüz Serdar Ali Çelikler'in yapması gereken tek hareket var; beni kovacak. Ben yazmaya devam edersem Ahmet Çakar bir daha yazmamalı.
* Editör: Sayın Kanat, sizce Demirören'in hataları neler?
*KK: Başkan olduğu gün telefona sarılıp "Babacığım ben şimdi ne yapacağım" dedi. Yani Beşiktaş'ın başkanı o gün Erdoğan Demirören'di. F.Bahçe maçının gecesinde yöneticilerin yalvar yakar "İçki masasında açıklama yapma" demelerine rağmen "Sabah Londra'ya gidip golf oynayacağım" diyerek araya açıklamayı sıkıştırdı. Başkan olamayan birinin hatası olmaz.
* Editör: Sayın Çakar, sizce Beşiktaş'ın şampiyonluk şansı kaldı mı?
* A.Ç: Çok zora girdi. Demirören'in esas hatası her fırsatta "Alo baba" dememesi... Keşke Beşiktaş'ı Erdoğan Demirören yönetse. Zengin bir ailenin heyecanlı, el bebek gül bebek büyütülmüş çocuğu krizi yönetemez. Babasına danışsa durum farklı olurdu.
*Gürcan Bilgiç: Yıldırım Demirören görev aldığı süreden beri söylediği hiçbir şey olmadı. Başarıyı vizyonun getireceğine malesef inanmadı. Kupayı kazandığı gün Saffet Ulusoy'u ziyaret etmesi aslında Haluk Ulusoy'a yapılan teşekkürdü. Sezon başında Sinan Engin'in getirilmesi de başarının yanlış yerlerde aranmasının ürünüdür.
Yayın tarihi: 13 Kasım 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/13//haber,99712774CD3C4DBE915985AF67942060.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.