Kazandıkça ağlayan kriz goygoycuları

Testiyi kıranla suyu getireni karıştıran bir dönemde bakın neler oluyor neler...
Bilgiyi kirletip, kafaları bulandırarak dikkati yanlış tarafa yöneltmek mümkün.
Bilgi toplumu gerçi bu değildi ama iletişim teknolojilerini böylesi bir amaç (!) için kullanmayı da yasaklayan yok. Demokrasi "her kafadan bir ses üretme hakkı" değilse ne işe yarar ki zaten...
Büyük Kriz'den sonra Türkiye'nin gösterdiği performansa bakınca, eskinin "ağlaya ağlaya zengin olanlar" geleneği, yeniden depreşti gibi geliyor bana.
Daha istikrarlı bir ekonomide "üretmeden tüketmek" zorlaşıyor. Verimliliğe zorlayan küresel rekabette "kazandığından fazlasını harcamak" imkânsız hale geliyor.
Üstüne üstlük yeni yasalar ve düzenleyici kurumlar, oyuna yeni kurallar getiriyor: Kendi bankanı soyma. Kendi şirketini de ortağını da dolandırma. Müşterine kazık atma. Devletine vergi borcu takma.
Hal böyle olunca "yok olası köhne alışkanlıkları" değiştirmede zorlananlara tek bir yol kalıyor; Kriz goygoyculuğu...
Zira ancak ve ancak kriz ortamında yeni ve çağdaş iş kuralları rafa kalkabilir.
Ekonomiyi sürüye benzetirsek, krizle ürkütülen sürü içinden diğer koyunlar kapılabilir. Sürüyü ürkütme işi için de doğal olarak kurtlara ihtiyaç var. Ancak böylesi kurtlar, küresel krizler yoksa bile, çoban köpekleri ne güne duruyor; Salarsın ortalığa, basarsın kriz söylemlerini...
İhtirasınla aranda duran herkesi gafil, her şeyi de düşman ilan edersin olur biter.
Ama bir sorun var: Ekonomi, her kriz goygoycusundan da etkilenmez... O halde bu goygoyculuğu örgütlemek gerekebilir.
Rahatları bozulan, kolay para fırsatları daraltılan, hak edilmemiş kârları uçanlar, "uygun bir dille anlatıldığında" pekala bir araya getirilebilir. Kriz ekonomistleri (!) de zaten bu dili oluşturabiliyor.
Adına Kazandıkça Ağlayan İşadamları Derneği mi dersiniz ya da Dumanlı Hava Fırsatçıları Birliği mi... Adı ne olursa olsun fark etmez. Hatta ülkenin varlığını sorgulatan hamasi ve fiyakalı isimler tercih sebebidir.
Neticede söyleyecekleriniz önemlidir; Kriz yolda, ekonomi zorda, ülke batıyor, laiklik de tehlikede, vs... İt Ürür kervan yürür demeyin. Kervan yürür de haramiler yüzünden hız kesebilir.
Neticede Türkiye ekonomisinin sorunu hız değil mi?