TRT İstanbul Televizyonu eski müdürlerinden olan Hülya Alp’e göre tüm TV programları birbirine benziyor.
İLİŞKİLİ HABERLER
'Türk televizyonlarında yaratıcılık sıfır'
'Türk televizyonlarında yaratıcılık sıfır'
ENİF YAVUZ enifyavuz@gmail.com
21.10.2007
RTÜK'ün tek kadın üyesi Hülya Alp, erkekler dünyasında savaşacak kadar güçlü ve ödün vermeyen bir yönetici... Alp'le RTÜK'ü ve medyada kadın olmayı konuştuk..
-Radyo Televizyon Üst Kurulu'ndaki (RTÜK) tek kadın üyesiniz. Bunun üzerinizdeki etkisi, ağırlığı nedir?
- Benden önce iki kadın üye olmuş. Ama önemli olan üst düzey karar organlarında kadınların olması değil, kadınların konumlarında etkin işlev göstermesi...
- RTÜK dışarıdan, Olimpos Dağı'nın tepesi gibi görünüyor...
- Olimpos Dağı'nın tepesinde algılanmak, çağdaş toplumlarda işleyen kurullar olarak sağlıklı değil. Acaba bu kurula seçilen insanlar olarak, bu algıyı kendimiz mi yaratıyoruz? Geçenlerde katıldığım bir televizyon programını, güldürü bazlı bir talk şov olduğu için özellikle tercih ettim. Bir RTÜK üyesi ile böyle bir program bir araya gelirse, 'algıda kırılma olur' diye düşündüm. Tabii ki bir iki kişiyle olacak şeyler değil.
- Ataerkil yapı, RTÜK kararlarını nasıl etkiliyor?
- Yasalardan aldığımız güçle oradayız. Üzerimizde kimse bir baskı kuramaz. Kurmaya da çalışmasın.
- Medyada kadın olmanın zorluğu nedir ve bir de bunun üstüne güzel bir kadın olduğunuzda baskı ne kadar artıyor?
- TRT de kadın yöneticiler oldu. Ben ilk girdiğim zaman da çocuk-gençlik programları müdürümüz Zülal Aytüre isimli genç bir hanımdı. Ama stratejik kararları verecek noktalarda olmak başka bir şey. Kadınlar, siyasetçiler ve medya tarafından kullanılıyor. İlk kadın televizyon müdürü bendim, son da ben oldum. Televizyon müdürlüğünden daha yukarı noktalarda da kadınlar görev aldı, ama televizyon müdürlüğü çok önemli bir görevdi. Çünkü bir yayın kurumunun sorumluluğunu alma, stratejik ve idari karalar almak kolay bir iş değil. "Bir kadın yönetici, bir kadın televizyon müdürü nasıl olur?" diyen insanların da tatmin olmaları lazım.
- Sizi ekran önünde değerlendirmek istemediler mi?
- Önceleri çok baskı gördüm. Güzel bir kadınsanız, televizyon ekranına çıkmak zorunda bırakılıyorsunuz. Yapım ve yönetim çok başka şeylerdi ve arka plan çok daha cazipti.
- RTÜK Başkanı Zahit Akman çok tartışılan bir isimdi ve yine seçildi. Onunla çalışmak nasıl? Kurul üzerinde nasıl bir etkisi var? Baskıcı olduğu söyleniyor...
- Zahit Bey bir kadına saygı duyarak yaklaşan, zarif diyaloglar kuran biri. Aslında son derece yumuşak üsluplu bir beyefendi.
- İzlenme oranları, televizyon politikaları üzerinde ne kadar etkili?
- İzlenme oranları tabii ki halkın beğenilerine ilişkin bilgiler sunar, gerçi bu bilgilerin ne kadar sağlıklı olduğu da tartışılır. Bütün televizyonlar kamu hizmeti yapar ve o kamu hizmetinin de iki temel dayanağı olmalıdır. Halkın ilgileri bir, ihtiyaçları iki. Halkın ihtiyaçlarını ve ilgilerini soracağımız, danışacağımız kaynaklardan bir tanesi halkın kendisidir. İkincisi de alanların uzmanlarıdır. Alanın uzmanları ve politikaları belirleyenlerin ciddi çalışmalar yapmaları lazım. Bu çalışmanın temelinde de RTÜK olmalı.
- Türk televizyonculuğundaki en büyük problem nedir?
- Televizyonlar hem format hem içerikleri yönünden hem de nitelik ve nicelik açısından kısır döngüde. Halka ne veriyorsunuz? Birbirinin tekrarı olan, içeriği boş, kitleleri etkisizleştiren çeşitli programlar... Türk televizyonculuğunda yaratıcılık sıfır!
- Televizyonlar kamu yararından çok, reklam verenlere yönelik program yapmıyor mu sizce?
- Dünyanın her yerinde televizyonlar iki şekilde para kazanır. Birincisi reklamlar yoluyla, ikincisi ürettiklerini satarak. Bizde olay, sadece reklamlara dayanmış durumda. TRT'nin geçmişte yaptıkları dışında fikir ve ürün satışı yok artık.
İLİŞKİLİ HABERLER
'Türk televizyonlarında yaratıcılık sıfır'
Yayın tarihi: 4 Kasım 2007, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/04/pz/haber,2E85214AF5B84124B9F603B944227AE8.html
Tüm hakları saklıdır.