Oyuncak asker

Sözün bittiği yerdeyiz. Daha iyi bir cümle daha düşünemiyorum. Onca şehit, onca acı, onca gözyaşı... Hepsi seven ve sevilen delikanlılar. Arkada bıraktıkları sevenler de sözün bittiği yerde. Diller tutulmuş, cümleler bildik. Yara öylesine derin ki, fısıldasanız bile kan boşanıyor. Acı öylesine acı ki öylesine geziliyor. Neden, niçin soruları anlamını çoktan yitirmiş. Hepsinin anası babası, kardeşi, eşi, çocuğu var. Hepsinin bir hikayesi var. Dokunuyor bu hikayeler bana. Gözlerimi kapatıp orada olmaya çalışıyorum. 22 yaşındaki şehit er Turgay Salgar'ın fotoğrafını hatırlamaya çalışıyorum.Terhisine 5 ay kalmış. Bir aile düşünüyorum Kars'ta. Anası oğlunun haberini duyunca "Yüreğime taş düştü" diye bayılmış. Babasının alnındaki çizgiler derin kesikler haline gelmiş. "En büyük oğlumdu" diye anlatıyor. "İki tane daha var. Onları da göndereceğim, vatan sağ olsun!" Sağ olsun da... Kolay büyümüyor ki çocuklar. Kolay yetişmiyor ki Turgay'lar.
Anneannem bizim ikizlere hediye asker almıştı. Komando kıyafetiyle güleç yüzlü, kırmızı yanaklı bir bebek düşünün. Asker olmuş ama büyümemiş daha, gözleri ışıl ışıl. Arkadan düğmesini çalıştırınca Yaylalar Türküsü'nü söylüyordu. İkizler küçük tabii, asker yaylalar diye bağırdıkça onlar ağlıyordu. Anneanne ricası diye birkaç deneme yapıldı, sonra bebek dolabın arka tarafına kaldırıldı. "Hem ne işi var bebeklerin orası burası silah dolu, omzundan bombalar sarkan komando oyuncağıyla" diye söylendiğimi hatırlıyorum. Bebekle tüfek, bebekle bomba, bebekle ölüm yanyana gelir mi? Geliyormuş meğer. 15 şehidin fotoğrafına baktıkça büyümemiş, hep çocuk kalacak gözler görüyorum. Aklımda yaylalar türküsü...
Şehit haberlerinin bir bir geldiği gece görsel medyada eğlence varmış!
Duygusalız tabii. Her yeri karartınca katillerin ekmeğine yağ sürülecek fark edemiyoruz daha. Bir haksızlık da İbrahim Tatlıses'e. Yeraltı dedikodusu birdenbire ciddi habere dönüşüverdi. "İbo o gece dansöz oynattı." Yalan atılır da destekli atılır yani. Tam aksine adam şehitler için duygu yüklü bir konuşma yapmış, ardından programında dansöz çıkmayacağını söylemiş vs... Acı öylesine büyük ki faturayı birine çıkarıp kurtulacağız sanıyoruz. Öfke o kadar çok ki neye kızacağımızı şaşırıyoruz. Oysa çözüm akılda, çözüm sağduyuda.
Ama önce biraz sakinleşmek gerekiyor.