Aylardır Levent Meydanı'na çıkmıyordum. Geçen akşam, bir yemek için çıktık. Ve elbette mutsuz olduk. Bu inşaat da benzer işlerin akıbetine uğramış. Yani, tantanayla, hevesle başlayıp çeşitli nedenlerden tavsamış. Şimdilik bitmemiş, her yerin toz-toprak ve de karanlık içinde olduğu bir şantiye halinde... Ayrıca her yer arabaların istilası altında. Yollar daraltıldığı ve park yerleri kaldırıldığı için, arabalar çok zor ilerliyor, sonra da rastgele bırakılıyor. Bazen yürümek bile sorun... Üstelik Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal'ın, bu sayfada yazdığım üzere, bana bizzat eylül başında açılacağı sözünü verdiği Çalıkuşu Sokak'taki kapalı yeraltı otoparkı açılmamış, görünürde açılacağı da yok. Bir semt mensubu, bir İstanbullu, bir mimar olarak tüm üzüntümün üzerine, bu da tuz biber ekiyor. Kendimi aldatılmış, ihanete uğramış hissediyorum. Çünkü benim vasıtamla kamuoyuna verilen bir söz tutulmamış oluyor. Sanki o sözü veren benmişim gibi utanıyorum. Bilmem haksız mıyım?
Not: Bu yazıyı yazdıktan sonra aldığım bilgiye göre, Beşiktaş Belediye Meclisi'nden çıkan otoparkın satın alınması kararı, henüz Büyükşehir Belediye Meclisi'nden onay alamamış. Eee, o kadar plan tadilatı arasında vakit kalmamıştır! Sayın Başkan, bunu yakın takibe aldıklarını ve en kısa zamanda Levent'in otoparka kavuşacağını söyledi. İşte bir ikinci söz...
Bugünkü Tüm Yazıları
'Söz veren benmişim gibi utanıyorum!'
Yayın tarihi: 5 Ekim 2007, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/10/05/cm/haber,656AD46AFA9546B08E4DE10FB98F3F78.html
Tüm hakları saklıdır.