Bu felsefe sürmeli

Şurası bir gerçek ki seyircisiz maç tuzsuz yemeğe benziyor. TrabzonsporÇaykur Rizespor maçının 60 dakikalık bölümünde gerçekten oyun bazında olumlu görüntüler verdi. Bu maçta Trabzonspor'un böylesi bir görüntüde olmasının en önemli nedenlerinden birisi savunmanın orta alana daha yakın oynamasıydı. İlerdeki Umut'la savunma arasındaki fark 40 metreye düştüğü için Trabzonspor rakip alanda daha fazla gözükmeye ve pozisyon üretmeye başladı. Ayman, Serkan ve Mustafa Keçeli aldıkları toplarda yana değil de ileriye oynadıkları zaman Trabzonspor rahatlıkla Rizespor kalesinde gol pozisyonları üretti . Çünkü Rizespor savunmasının orta bölümünde bütün maç süresince yetersizlik gözlemledik. İlk 10 dakikalık bölümde savunmanın arkasına atılan her topta Trabzonspor gol pozisyonu üretti. Bu bölümde maçın 3-0 olması işten bile değildi.

RİZE'NİN İŞİ ÇOK ZOR
Trabzonspor ilk golü bulduktan sonra rakibini yine kendi sahasından çıkarmamaya çalıştı. İkili, üçlü sıkıştırmalarla rakibini hataya zorladı ve de göze hoş gelen bir oyun ortaya koydu. Ceyhun'un attığı ikinci gol ise yapılış açısından mükemmeldi.
İkinci yarıda Gökdeniz'in attığı 3. golden sonra ise Trabzonspor, savunmasını kaleye yakın kurdu. Serkan'ın yerine giren Ferhat savunmanın arasına girdiği için Rizespor ilk yarıya oranla daha etkin gözükmeye ve gol pozisyonları üretmeye başladı. Yenilen gol ise Trabzonspor savunmasının yerleşme hatasından kaynaklandı. Bu maç gösterdi ki Trabzonspor belirli bir kolektif anlayışı sahaya yansıtabilirse (Dün olduğu gibi) istikrarlı sonuçlar alabilecek yeterlilikte... Ziya Doğan bundan sonra bu oyun felsefesini takıma yerleştirmelidir. Rizespor ise dünkü görüntüsüyle sıkıntılı günler yaşayacağa benziyor. Hâlâ belirli oyunculardan beklentilerinin olmasını anlayamıyorum. Özellikle savunma bloğundaki yetersizliklerini gideremezlerse Süper Lig'de işleri çok zor.