Denizkızlarımız dünya sularında!

Denizkızları gerçekten varmış, onları yakından gördüm. Üstelik hepsi birbirinden zarif, neşeli, hayat dolu, akıllı ve azimli. Müziğin ritmine kulak verip, suda bale yapmanın tadını aldıktan sonra artık onları karada tutabilmek zor olmuş. İşte yıllardır sessiz sedasız yetiştirilen, milli takıma seçildikten sonra da iki aydır neredeyse günde altı saat çalışan denizkızlarımız, Türkiye'yi uluslararası arenada başarıyla temsil etti. Üstelik yabancı antrenörleri şaşırtıp, ''Biz Türk kızlarını hiç böyle tahmin etmezdik, sizi tebrik ederiz" dedirtti.

İLK KEZ KATILIP, 8'İNCİ OLDULAR
Türkiye Senkronize Yüzme Milli Takımı, 1-5 Ağustos arasında Cenevre'de düzenlenen 'Uluslararası Comen Cup'a katılarak finale kaldı ve sekizinci oldu. Aralarında İtalya, Rusya, İspanya, Portekiz, Finlandiya gibi iddialı ülkelerin olduğu 21 ülke arasında kendilerini göstermeyi başaran millilerimiz; takım halinde ilk kez katıldıkları uluslararası bir yarışmada Türkiye'nin elde ettiği en iyi dereceye ulaştı. Yarışmada birinciliği İtalya kazandı. Denizkızlarımız kim mi? Yağmur Ceylan Demircan, Gülce Arcağ, Derya Özbalcı, Alize Akçal, Laçin Akçal, Nesligül Sağnak, Hande Karamahmutoğlu, Melis Gençol, Melis Öner, Müjde Selek. Yaşları 14-15...

SADECE YÜZMEK SIKICI GELİYOR
Neredeyse suda doğup, büyümüşler. Suya o kadar aşinalar ki; karaya çıktıklarında hemen sıkılıyorlar! Hepsi yüzmeye yedi yaşında başlamış. Onlar için yüzme sporu hem eğlenceli değil hem de takım oyunu olmadığı için bireysel bir çaba olarak görüyorlar. Müzik eşliğinde yapılan senkronize ise hem estetik hem de çok keyifli. Suyun içinde vücudu kaldırmak, baş aşağı durmak ya da uzun süre nefessiz kalmak hiç kolay olmasa da; şık mayoları, makyajları, yapılı saçlarıyla 'sahneye çıkacak gibi' hazırlanıp gösterilerini sunmaktan büyük zevk alıyorlar.

NEŞELİ BİR GÖSTERİ
Sporcular, Cenevre'deki yarışmada da antrenörleri Gülcan Özbilen'in hazırladığı çok hareketli bir koregrafiyi sergiledi. 'Madagaskar' çizgi filminden esinlenilerek sunulan gösteride; hayvanat bahçesindeki hayvanları neşeli biçimde canlandırdılar. İyi bir performans sergileyen milli takımımız, kendilerine de Avrupalı yaşıtları gibi imkanlar verilse daha da başarılı olacaklarına inanıyor: "Biz hem okula hem de antrenmana gidiyoruz. Onlarsa spor okullarına gittikleri ve derslerle bizim gibi uğraşmadıkları için spora daha fazla zaman ayırabiliyor."