Dünyada ses getireceğiz

Çok farklı bir koleksiyon hazırladıklarını söyleyen Süleyman Orakçıoğlu, yağlı güreş konseptiyle tüm dünyada ilgi göreceklerine inanıyor.

* Londra'da açacağınız mağazayla birlikte; yurtdışında kaç şehirde kaç mağazanız oldu?
Şu anda yurtdışında 40'a yakın mağazamız var. İkisi bizim, diğerleri de bayilerimizin. Fakat Londra mağazası bizim için çok önemli. Çünkü dünyadaki birçok ünlünün alışveriş yaptığı, aynı zamanda dünya modasındaki birçok karar vericinin gözü önünde olan bir market. Londra'da başarılı olduğunuz zaman Japonya'da ve Amerika'da da dikkat çekme şansınız var. O yüzden Londra'daki projemiz sadece bir mağaza açmak değil. Dünyanın en ünlü tasarımcılarıyla styling (stil yaratmak) konusunda çalışmaya iki yıl önce başladık. Bu ekibin ortaya koyduğu projeyle birlikte tanıtım çalışmalarına çok farklı bir açıdan devam ediyoruz. Yaklaşık bir ay önce dünyanın çok önemli moda editörleri Türkiye'ye geldi. Burada markamızın tanıtımı için çok önemli aktiviteler yaptık. Ama tüm bunları çok sessiz yaptık.

* Neden?
Çünkü burada onlarla ilgili yapılacak bir haberin, daha sonra onların yapacağı haberi eskitmesini istemedik! Ekim ayında Londra'da hem markamızla hem İstanbul'la ilgili gurur duyacağınız haberler çıkacak. Bunları zaten Türkiye'ye getirmek çok zordu ama getirebildiğimiz için çok farklı şeyler yaptık.

BİZİM İÇİN HER ŞEY RÜYA GİBİYDİ
* Kaç kişi geldi?
12 kişi geldi. İstanbul trafiğinin içine sokmadık! Tamamen Boğaz'ın çeşitli mekanlarında kaldılar, oraları gezdiler. Hepsinin söylediği şey şuydu; "Her şey bizim için rüya gibiydi.."

* En uç noktalardan buralara gelmiş bir işadamısınız. Sizin için bir son nokta var mı? 'Bunu yaptığım zaman tamam diyeceğim' dediğiniz bir yer...
Model olmak çok önemli her şeyden önce. Dünyanın en çok konuştuğu on markadan biri olmak isterim aslında, hedefim bu. Bunun kolay olmayacağını biliyorum, çünkü dünya modasında çok büyük bir rekabet var. Büyük oyuncuların arasına girmek, onların bizi kendilerinden biri gibi görmesi hiç kolay değil. Buna giderek yaklaşıyoruz ama... Chelsea'nin en ünlü oyuncusu Frank Lampard, antrenörü Jose Mourinho, Michael Jackson, Brad Pitt gibi ünlü isimlerin bizden alışveriş yapması buna örnek. Bunlar bizim için çok önemli. Artık biz bu başarılara çok alıştık. Çok para kazanmak da değil, piyasadaki itibarımız ve markalarımızın bilinirliliği önemli.

MODA ARTIK ŞOV İŞİ
* Erkek modası çok değişti, çok başkalaştı. Sıra dışı, şeffaf hatta feminen. Damat ve Tween bu süreçte nasıl bir yerde duruyor?
Moda dünyası artık bir şov işi. Kendinizi moda şovlarınızla ne kadar anlatırsanız, tüketicide ne kadar çok algı yaratırsanız, o kadar başarılısınız. Ama tanımlamaları çok iyi yapmak lazım. Damat deyince lüksü çağrıştıran, klasik ve antika bir ürün geliyor akla. 10 yıl sonra bile o ürünü gardıroptan çıkarıp giyebilirsiniz. Detaylar çok önemli. Tween ise çok farklı, trendlerden etkilenen bir ürün. Çok maskülen bir tarzı var.

* Kişisel olarak fikriniz ne değişen erkek modasıyla ilgili?
Her şey giyilebilir... Kişinin kendisiyle özdeşleştirmesi önemli. Dünyada artık gay'lerin moda dünyasına yön verdiğini de unutmamak lazım. Onların sanata, estetiğe olan bakış açısı, detaylardaki başarıları fark yaratıyor. Belki çoğu zaman kabul edemediğimiz, kendimize yakıştıramadığımız bir ürünü onlar giydikten iki yıl sonra giyebiliyoruz. Yani modada öncülük yapıyorlar.

* Tween'in yeni koleksiyonunu anlatsanız..
Tween'in maskülen bir tarzı var. Sonbaharkış reklam kampanyalarında kendimize ait değerlerimizi dünyaya sunuyoruz. Fransa'dan, İtalya'dan bir markanın yaptıklarıyla dünyada ses getiremezsiniz. Mutlaka kendinize ait değerlerle ortaya çıkmalısınız... Biz de Kırkpınar'dan görüntüler, deri kıspetlerden ilham aldık. Bunların üzerinde bir yıl çalıştık. Dünyada büyük ses getireceğini biliyoruz.