Bobo-Nobre olmaz!..

Sorumuz Ertuğrul Sağlam'a;
1-Başarılı takım bozulmaz ilkesini bir kenara bırakıp neden 4-2-3-1 sistemini 4-1-3-2'ye çevirdin?
2-Çift ön liberodan, neden tek ön liberoya döndün?
3-Delgado İbrahim Akın değişikliğini neden yaptın?
4-Nobre'yi oynatma uğruna risk alıp neden çift santrfora döndün?
5-İbrahim Üzülmez yok diye neden Tello'yu savunmanın soluna çektin?
Elbette sistemler her şey değil. Sistemi oyuncuların kimliği ve mücadele gücü sahaya yansıtır. Hele skor başarılıysa "Tüm tartışmalar çöpe atılır" görüşü futbolun gerçeğidir. Bu soruların cevabını sahada gördüğümüz zaman, eleştirdiğimiz Ertuğrul Sağlam'ı tebrik etmek zorunda kalırız. Bakın alkışlanacak yönler nedir?
1-Zan-Toraman ikilisi göbekte ilk toplara bastılar.
2-İki kanat oyuncusu Serdar Kurtuluş ve Tello uzun ve yüksek yan ortaları ile mükemmel cephanecilik görevi yaptılar. Bobo'nun golünde Kurtuluş'un ortası mükemmeldi.
3-Koray Avcı topa sahip olmada mükemmeldi. Özellikle pas servisinde top kaybı sıfır noktasındaydı.
4-Ricardinho olağanüstü koşarak oynadı. İbrahim Akın da tüm boşluklara girince Konya savunması çakılı oynamaya mecbur kaldı.
5-Gecenin cevap arayan sorusunda varılan nokta şu; RicardinhoDelgado yan yana oynar. Ama Bobo-Nobre yan yana oynamaz. İbrahim Üzülmez ile de olmaz; Üzülmezsiz de olmaz!..
Bütün bu soru-cevaplara Ertuğrul Sağlam 60. dakikada yeni bir yorum getirdi. BoboDelgado değişikliği ile tek santrfora (Nobre) geçti ve orta alanı üç top cambazına (Rico, Akın ve Delgado) bıraktı. Daha sonra Ali Tandoğan sağa geçti, Akın da yerini Özkan'a bıraktı. Yani Beşiktaş bir anda futbolun şov yönünü ön plana çıkardı. Bu büyük bir hataydı... İşte o anlarda kaleci Hakan Arıkan'ın inanılmaz kurtarışı maçın kaderini değiştirdi. Müthiş oyun disiplini ile oynayan Konya'nın ciddi sorunu tek santrforla gol araması ve hiç risk almamasıydı. Bu maçın yıldızı mükemmel yorumu ile futbolun kalitesini artıran hakem Selçuk Dereli ve futbola dönen İbrahim Akın oldu. Ama yardımcı hakem Emre Eyisoy, Nobre'nin nizami golünü yedi.
MESAJ: Federasyon Başkanı Sayın Haluk Ulusoy her maça gelerek, sadece Galatasaray'ın değil tüm Türkiye'nin başkanı olduğu mesajını vermek istiyor. Çok ama çok geç kalmış bir jest!.