Babam fakirken Halep'ten takı seti alıp annemi istemiş

* Annem hatırı sayılır bir ailenin kızıyken, babam gayet fakir bir ailenin çocuğuymuş. Babam annemi kafaya koyduğunda 'bu kızı sana asla vermezler' demişler. Babam çok zor şartlarda İTÜ İnşaat Fakültesi'nde okuyup mühendis olmuş ama sokak lambalarının altında çok ders çalışmış. Diyarbakır'a döndüğünde gidip Halep'ten müthiş bir takı seti almış ve annemi istemeye gitmiş. Dedem kızını vermiş. Babam da inanılmaz çalışkan bir adam; kısa sürede büyümüş, devlet ihalelerinde başarılı bir müteahhit olmuş.

ANNEM PARAMIZI SAYARDI
* Ben yalıda otururken Üsküdar- Beşiktaş motorlarına binip HiltonSA'da staja giderdim. Annem elimdeki parayı sayardı, hiçbir zaman bize çok para vermedi. Babam 'ben sahip olamadım' der yağdırmak isterdi ama annem devreye girer, asla bize para harcatmazdı. Hala da paranın kıymetini bilir, bize paranın gücünden bahseder hep.

* En büyük hayalim Antalya'da bir otelimizin olmasıydı. Turizm ve otelcilik okudum ben. İyi derecede İngilizce, İspanyolca biliyorum ve yeni yeni Rusça öğreniyorum. İş hayatım sevdiğim bir hobi gibi ama gerçekten çok çalışıyorum. Küçük kardeşim İTÜ İnşaat Fakültesi'ni birincilikle bitirir bitirmez ilk olarak bu oteli inşa etti. Annem üç ay Hindistan ve Çin'de kalarak inşaat malzemelerine kadar seçti. Ben de şimdi işletmesiyle ilgiliyim. Dışarıyla bağlantılarımızı organize ediyorum.