'Bülent Gelin'e de demokrasi' başlıklı yazımdan sonra aramıştı beni Bülent Ersoy... Sesi çok güzel geliyordu; teşekkür ediyordu. 'Düğün hediyesi gibi oldu' diyordu. Sonra televizyonlarda onu hep mutlu gördük. Biraz da mağrurdu. 'Normal' bir şeyler yapmak onun için çok önemliydi. Bizler için biriyle evlenmek ne kadar olağan bir şey ise, onun için o kadar sıra dışı ve kendini 'bir kadın gibi hissettirebilecek' önemli bir olaydı. Bir adam tarafından sevilmek, kıskanılmak, değerli olduğunu hissetmek onun yaralı dünyasında çok önemliydi belli ki... Biz kadın olarak doğanlar, ne kadar çabalasak onun bu duygularını anlayamayız. Elinde evlilik cüzdanı ile kameralara gülümsemesinin, bu hep çok güçlü imajı veren kadın için ne denli hayati olduğunu anlayamayız. Belli ki Armağan da bunları 'hiç ama hiç' anlamamış. Düğünde, kına gecesinde Bülent Ersoy'un etrafında olan Uzun Ailesi de hiç anlamamış. Dünkü Kelebek'te Armağan'ın bir genç kızı öperken fotoğrafları vardı. Bunlar sıradan aldatma fotoğrafları değil! Bence bunlar Bülent Ersoy'un yıllardır kurmaya çalıştığı 'normal' hayatı yerle bir eden fotoğraflar! İlişkisini, aşkını, evliliğini hafife alan insanların kazandığı fotoğraflar. Armağan Uzun'un bir aşk sahtekarı olduğunu ve hakkında öne sürülen 'maddiyat için, şöhret için bunları yaptı' diyenleri doğru; Bülent'i yanlış çıkaran fotoğraflar! İlk kez Bülent Ersoy için çok üzülüyorum. Bir kadın olarak, bir kadın için üzülüyorum. Aldatılan, kandırılan, kullanılan bir kadın için üzülüyorum. O, hayatını 'normalleştirmeye' çalıştıkça, onu daha da yalnız bırakan meczuplar için üzülüyorum. Bu olaydan sonra Ersoy'a bir şey olmaz. Hatta halk sevgiyle bağrına basar. Armağan ise, o kızı öperken Ersoy'a karşı acımasızlığı gibi, acımasızca unutulur!
Bugünkü Tüm Yazıları
Bu, Ersoy'un dramı Uzun'un sahtekarlığı
Yayın tarihi: 31 Temmuz 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/07/31/gny/haber,7E25DBE224E5436C92268D8E10C4C2DD.html
Tüm hakları saklıdır.