Ne dediler?
KAZIM KANAT: Zengin babanın şımarık çocuğu
Beşiktaş'ın 5 kuruşu bile Beşiktaş'ındır. Bu paranın kuruşu bile harcanırken, harcayanın eli titremelidir. Ama nerede! Sayın Yıldırım Demirören, Beşiktaş'ın parasını kendi parası gibi üstelik eli bile titremeden harcıyor. Dahası bu parayı harcarken, 'Zengin babanın, şımarık oğlu' gibi davranıyor. Altını çizerek şunu yazıyorum: "Ben öyle büyük başkanım ki Real Madrid'e bir sezonda 5 kupa kazandıran Del Bosque'yi bile kovdum" havası ile caka satan Demirören, bu tazminatı kuruşuna kadar cebinden öder. Şunu da bir kenara not edin: Bu paranın KDV'sini de bay Reha Muhtar öder. O geceyi lütfen hatırlayın. Demirören'in eline verdiği, "Göreve son" tebliğini gözlerinin içi parlayarak okuyan Muhtar niye sıkıyı görünce istifa edip kaçtı gitti? Şimdi de ekranlara çıkıp 'Beşiktaş'ın ağır abisi' havasını atıyor! Sözün özü şudur: Sayın Demirören, 'Kulübe 25 milyon dolar borç verdim' diye övüneceği yerde, 'Beşiktaş'ı borç batağına neden soktum' diyerek üzülmeli ve istifa etmelidir.
KISMET ERKİNER (CAS ÜYESİ): Sorumlu Beşiktaş'tır
Bu ceza Türkiye'ye kesilmiş bir cezadır. Hepimiz üzgünüz. Dünyada ve Türkiye'de spor hukukçuları oluştu. Bu karar diğer Türk kulüpleri ve Beşiktaş yöneticileri için örnek olmalı. Sözleşmelere imza atılırken, çok dikkatli olmak gerek. Beşiktaş'ın bu tabloyu yaşamasında başından sonuna kadar bir ihmal ve eksiklik var. Federal Mahkeme, bu davayı kabul ettiğinde bile CAS'ın kararını onaylayacağı hukuksal açıdan açıktı. Beşiktaş'ın burada kazancı, ana parayı ödeme sürecini ötelemek oldu. Aynı zamanda borç miktarı, masraflar ve faiziyle birlikte büyüdü.
Yayın tarihi: 26 Temmuz 2007, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/07/26//haber,C6B85C4AFDF0421DAFFA5896E0297747.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.