THY'de son tango!..

Bu şirketin yönetimi kamuda, denetimi ortada!.. 11 bin 500 çalışanı var, ortalık arapsaçına dönmüş.
Yüzde 51'i halka açık, yüzde 49 hissesi Özelleştirme İdaresi'ne ait. Türkiye'nin tek ulusal havayolu şirketi THY'den bahsediyoruz.
Diyeceksiniz ki, THY'de ne oluyor?
Çok şey oluyor!..
Her şeyden önce 16 Mart'ta başlayan toplu iş görüşmelerinde bir türlü sonuca ulaşılamıyor. Hem THY AO, hem de THY Teknik AŞ'de görüşme maratonu tamamlanamıyor. THY yönetimi, Türkİş'e bağlı Hava-İş sendikasını ciddiye almıyor. Yönetimden bir tek kişi 120 gündür devam eden görüşme trafiğine katılmadı.
Olacak iş mi?
Üstelik yarın THY'deki panolara grevle ilgili bildiriler asılıyor. Tam turizm sezonu, herkesin tatile gideceği bir dönemde THY'de grev çanları çalıyor!..
Eğer bir an önce uzlaşmaya varılmaz ve greve gidilirse Türkiye, 2008 turizm sezonunda 2.5 milyar doları kaybetmeye hazırlanıyor. Acaba bu kaybın sorumlusu kim olacak?
Ne diyelim!
Rotasını AB'ye çevirmiş bir ülkede hâlâ sendikadan korkuluyor. Şirket ile sendika uzlaşma sınavında sınıfta kalıyor.
Suç kimde?
Yorum yok.
Ama 16 Mart'ta yılın ilk altı ayı için "yüzde 23" zam isteyen Hava-İş sendikasının ücret talebine THY yönetimi ancak 27 Haziran'da "Bir yılda yüzde 10 veririz!" yanıtını verdi. Sizce bu yanıt çarpıcı değil mi?
THY, son 5 yılda lig sıçraması yaptı. 60 uçaktan oluşan filosunu 103 uçağa çıkardı. Yüzde 30 ile 40 arasında bir büyüme yakalandı.
Bu noktada THY'de çalışanlar daha iyi yönetim, daha iyi ücret, talep ediyor. Ama bir türlü uzlaşma sağlanamıyor.
Bu durumda ne olacak?
Hava-İş sendikası, grev bildirilerinin asılmasıyla başlayan 60 günlük yasal süre içinde yönetimin yepyeni bir kart açmasını istiyor!..
THY yönetimi ise sessiz sedasız durumu değerlendiriyor!..
Acaba yüzde 9'un üzerinde hissesiyle yönetim kurulundaki iki üyesi olan Templeton Fonu'nun yöneticisi Mark Mobius bu işe diyor?