Ben onursuz medya maymunu değilim!

Telefonum çaldığında saat gece yarısına yakındı. Telefondaki Hüsnü Şenlendirici'ydi. "Hemen Star'ı aç" dedi. Hüsnü, televizyondan 'gırtlağını sıkarım' diye bağırıyordu birilerine. Programın tanıtımlarında ise Hüsnü'nün Deniz Seki'yi azarladığı gösteriliyordu. Hüsnü, "Bunlar bir yıl önceki görüntüler" diyordu. Gerçi programdaki VTR'lerde bunların duyum olduğu açıklandı. Ama fragmanlarda görüntüler gerçek gibi yayınlandı. Buna çok sinirlenmişti, içini döktü; ben de ondan izin alarak söylediklerinden notlar aldım. İşte Hüsnü'nün yaşadıklarının, kendi ağzından muhasebesi:

İSTENMEYEN MİSAFİR GİBİYİM
* İnsanlar beni ailelerinden biri gibi görürken, televizyonda görmekten nefret ettikleri bir medya maymununa döndürüldüm. Bu haberlerden kazanç sağlıyormuşum havası yaratıldı. Oysa maddi- manevi kayıplarım oldu. İstenmeyen misafir konumuna getirildim.
* Haber değerim olduğunu biliyorum. Beraber olduğum insanın da medyatik olması bu değeri bir kat daha artırıyor. İnsanlar doğal olarak bizim haberimizi yapmak istiyor. Ama bitirmek üzere olduğum evliliğin üzerime yüklemiş olduğu sorumluluklar görmezden geliniyor. Ne yardan ne serden geçemeyen, onursuz bir adam gibi resmediliyorum. Çocuklarımın babası olmaktan vazgeçemem! Ama sevgimin arkasından gidebilecek kadar da yürekliyim.
* Başından beri konuşmamayı seçtim. Eşim açıklamalarının bizi nereye getireceğini tahmin edemedi, problemimiz halka mal oldu. Sustum çünkü ben yeni bir şeyler kurmaya çalışırken, başkalarının üzerine basmamanın, can acıtmamanın en doğrusu olduğunu düşünüyorum. İlişkimi inkar etmiyorum ama insanların gözüne soka soka yaşamak Erkekçe değil!

BU SAHTEKARLIK!
* 'Zoom' adlı programda, Deniz Hanım'ın selülitlerini görüp espri yapan bir belediye başkanının bu esprisine, kameralar önünde sinir krizi geçirip Gırtlağını sıkarım' şeklinde konuşmuşum gibi gösterildim. Sonra da Deniz Hanım'a kameralar önünde telefon edip, bağırıp çağırmışım izlenimi yaratıldı. Oysa bu görüntüler bir yıl önce, aynı kanalın bir muhabirinin yanlış bir bilgiyle beni sinirlendirip bunu kayda almasıyla oluşmuştu. Programın yapımcıları benden özür dilemişlerdi. Yapılan büyük bir sahtekarlık! İşin tuhafı, muhabirin geçen yıl uydurduğu olay Nazire Hanım'la ilgiliydi ve telefonda konuştuğum da oydu.