İngiliz heykeltıraşın gözünden Sabancı Ailesi

İngiliz heykeltıraş David Cregeen'e 1993 yılında Sakıp Sabancı'dan bir telefon geldi. Ünlü işadamı, kendisini doğum günü partisine davet ediyordu. Bu davette bir büstünü yapmasını istedi. Bunu memnuniyetle kabul eden Cregeen, kısa sürede çalışmasını bitirdi. Ama Sabancı ailesiyle ilişkisi kopmadı. Ve ünlü heykeltıraş daha sonra Sakıp Bey'e, aile heykellerini yapmak istediğini söyledi. Hacı Ömer ve Sadıka Sabancı ile oğulları İhsan, Sakıp, Hacı, Şevket, Erol ve Özdemir Sabancı'nın büstlerini yapmaya başlayacakken Sakıp Bey hayatını kaybetti. Cregeen bu yüzden çalışmalarına ara verdiğini anlatıyor: "Güler Sabancı'nın isteği üzerine bir yıl önce yeniden çalışmaya başladım. Büstler sekiz ayda bitti." Bu büstler Sakıp Sabancı Müzesi'nin bahçesine yerleştirildi. 15 yılı aşkın süredir Türkiye'de yaşayan David Cregeen'in Side'de evi var. "Ben ilk gittiğimde oralar çok sakindi. Sanatçılar, bazen her şeyden uzak olmak ister. Bu nedenle hoşuma gitmişti," diyor. Türkiye'ye yerleşme amacının ise buradaki 'kutsal' havadan kaynaklandığını söylüyor. Yine de yılın belli zamanlarında Londra'daki atölyesine ve New York'ta çalışıyor.

ÜNLÜLERİN HEYKELTIRAŞI
Cregeen, Sabancı ailesinin yanı sıra Kraliçe Elizabeth, Papa 2. Jean Paul, Rahibe Teresa, Nelson Mandela, Margaret Thatcher gibi isimlerin heykelini yapmış. Türkiye'den ise Turgut Özal, Faruk Süren'in oğlu, Cem Hakko'nun kızı Katia Hakko ve Ömer Koç, heykelini yaptığı kişiler arasında. Ama İngiliz heykeltıraş Sabancı ailesinin büstlerini yaparken çok etkilendiğini anlatıyor: "Zengin insanların çok heykelini yaptım. Ama hiçbirinin insanı tarafı bu kadar dikkat çekmiyordu," diyor. Bunu da çalışmalarında hissettirmeye çalışmış. Büstler arasında tek kadın olan Sadıka Sabancı'nın kendisi için çok özel olduğunu söylüyor. "O gerçekten çok güçlü bir Anadolu kadını. Bunun heykelden hissedilmesini istedim. Sakıp Sabancı ise daima gülen bir kişiydi. Onun heykeli de gülümsüyor. Siz bu heykele baktığınızda siz de gülümsüyorsunuz," diyor. Zaten ifadeye çok önem verdiği için, tüm vücut yerine sadece yüzleri çalıştığını ekliyor. Cregeen, büstlerin çevre düzeniyle de kendisi ilgilenmiş. Zeytin ağaçları diktirmiş ve büstlerin önüne bir havuz yaptırmış. Bunu da İslam sanatının en tipik özellikleri arasında yer aldığı için tercih etmiş: "Osmanlı zamanında insanlar bu havuzlara bakar ve rahatlarmış. Adeta meditasyon gibi..." Sanatçı ekim ayında Ziraat Bankası Galerisi'nde bir sergi açacak. Fotoğrafçı Timurtaş Onan'la birlikte çalıştığı projesinin ismi ise 'Eternal Image' (Sonsuz Görüntü) olacak.