Beni tanklar değil siyasetçi engelledi

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, İngiliz The Times gazetesinin, cumhurbaşkanlığı sürecinden, Avrupa Birliği'ne, Kıbrıs sorunundan Atatürk'e kadar pek çok konudaki sorularını yanıtladı. Ordunun kendisine kişisel olarak karşı olmadığını belirten Gül, "Bu açık bir toplum. Askeri zihniyetli bazı siviller var" dedi. Orduyla yakından çalıştığını belirten Gül, "Hükümette ve özellikle Dışişleri Bakanlığı'nda orduyla omuz omuzayız" dedi. "Adaylığınıza ordudan bu kadar tepki bekliyor muydunuz" sorusunu ise Gül şöyle yanıtladı: Eğer muhalefet partileri oturuma katılsaydı bunların hiçbiri olmazdı. Bu yüzden başkalarını değil siyasi partileri suçluyorum. Sorun ordu değil. Siyasetçiler yeterince güçlü olmadığı orduyu öne sürerler. Benim cumhurbaşkanlığımı ordu değil, siyasetçiler engelledi. Hiç kimse bakanları durdurmadı. Ne asker vardı ne de tank. Ordu, 'oraya bakan girerse onları cezalandırırız' demedi. Eğer siyasetçi bu kadar zayıfsa ve farklı mesajlar çıkarıyorsa, bu onların sorunudur." Gül, son üç cumhurbaşkanının bu anayasayla seçildiğini ifade etti. Son iki haftada yaşananların Türkiye'ye yakışmadığını ifade eden AKP'li siyasetçi, "Bu tabii ki beni üzüyor. Kişisel olarak bundan nasıl mutlu olabilirim ki? Ancak insanların tepkisi çok açık. Kamuoyu araştırmalarına baktığınızda insanların yüzde 70'inin benim adaylığımı desteklediğinizi görüyorsunuz. Bu benim için büyük bir onur" dedi. Abdullah Gül, AKP'nin 22 Temmuz seçimlerini kazanması halinde yine cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilip gösterilmeyeceğinin sorulması üzerine de buna olumlu yanıt verdi.

SEMPATİZAN DAHA ÇOK
Times muhabirinin Türkiye'nin çeşitli illerinde yapılan Cumhuriyet yürüyüşlerini hatırlatması üzerine de Gül, kendisine sempati gösteren kişilerle daha fazla bir kalabalık toplayabileceklerini ifade etti. Kendilerinin hükümette olduğunu hatırlatan Gül, böyle bir şey yapmaktansa ülkede bir bölünme yaratmamak için kaçındıklarını belirtti.