27 ili dolaştık mucizeyi gördük

Balıkesir, Sabah Anadolu çalışmasının 27'nci ili. Bir başka deyişle ülkenin üçte bir vilayetini sayfamıza taşımış olduk. Kırklareli'nden Kars'a, Samsun'dan Hatay'a, Konya'dan Batman'a 7 coğrafi bölgeden 27 ili tek tek gezdik. Kentlerin ekonomik fotoğrafını çekmeye çalışırken, havacılık sanayiinde Eskişehir örneği gibi marka şehirlere tanık olduk. Her biri ayrı bir başarı hikâyesi olan yüzlerce girişimciden bazılarını sayfaya taşıdık. Soğuk havanın insanların dizlerinin bağlarını çözdüğü yüksek rakımlı topraklarda ayakta kalmaya çalışan insanların, nice sıkıntılara göğüs gerdiklerini gördük.

Nuri Emmi nasıl bildi?
Aynı zamanda kuşaklardan kuşaklara geçen bilgilerle Anadolu'nun bir bilgi hazinesi olduğuna da şahit olduk. Bu konuda, organik tarım için Erzurum'da 3 bin çiftçiyi örgütleyen emekli öğretmen Nazmi Ilıcalı'dan dinlediğim bir hikayeyi sizinle paylaşmak istiyorum. Olay Eskinkaya Köyü'nde geçer. Ilıcalı, sözleşmeli çiftçi olmak isteyen köylünün toprağında kimyasal ilaç kalıntısı olup olmadığını belirlemek için örnek alıp tahlil yaptıracaktır. Nuri Emmi, tahlile gerek olmadığını, şıp diye bunu anlayabileceğini söyler. Nazmi Ilıcalı şaşırır, imkansız olduğunu dile getirir. İddialaşırlar. Nuri Emmi bilirse takım elbise kazanacaktır, kaybederse dana kesecektir. Ilıcalı biri kimyasal ilaç kalıntılı iki toprağı getirir, köylünün önüne koyar, 'Danayı hazırla' der. Nuri Emmi kendinden emin oğluna seslenir, 'Koş siniyi getir!' İki poşetteki toprak büyük tepsinin iki kenarına dökülür. Nuri Emmi yaklaşır tepsiye, ceketinin çakmak cebinden kibrit kutusunu alır. İçinden iki solucan çıkarır, her birini iki bölüm toprak üzerine koyar. 'Bu ilaçlı, bu ilaçsız. Takım elbiseyi getir' der. İlaçlı dediği toprakta solucan hareketsiz kalırken, diğerinde toprağın altından girip üstünden çıkmaktadır. Nuri Emmi takım elbiseyi kazanmıştır.