'Bildiriyi bilen bakan burada'

Günlerdir tartışmaları süren ve cumhurbaşkanının 5+5 formülü ile halk tarafından seçilmesini öngören Anayasa değişiklik paketinin TBMM Genel Kurulu'ndaki birinci tur görüşmeleri Genelkurmay bildirisi tartışmaları arasında geçti. Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, bakanların oturduğu sıraları işaret etti ve "Haberi olan arkadaş bak burada oturuyor. Haberi olup da milleti haberdar etmeyen şerefsizdir, namussuzdur" dedi.

KİM BU BAKAN?
Kürsüde konuşulurken AKP sıralarından "Bildiriden haberin vardı" diye laf atılınca sinirlenen Mumcu, Bakanlar Kurulu sıralarına döndü ve şöyle dedi: "Haberi olan arkadaş bak burada oturuyor. Haber alıp da dik duramayanlar, iftirayla kendi komplekslerini bastırmaya çalışmasınlar. Haberi olup da milleti haberdar etmeyen şerefsizdir, namussuzdur. Demokrasi için gerekirse canını da vermeyen şerefsizdir, namussuzdur. Benden bu kadar. Bunu söyleyebilecek bir delikanlıyı da kürsüye bekliyorum. Kolpoculuğun devri bitti, bundan sonra delikanlılığın devri. Anayasa Mahkemesi'nin içtihadını bu Meclis'in üstüne bir gölge gibi düşüren, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bildirisini, demokratik siyasetin üstüne bir vesayet gölgesi olarak düşüren sürecin mimarı kim?" Bu konuşma üzerine AKP'li Soner Aksoy, yerinden fırlayıp demokrasi için canını vermeye hazır olduğunu söylerken, bakanlara ayrılan sıralarda devlet bakanları Mehmet Aydın, Nimet Çubukçu, Ali Babacan, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun ile Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın oturduğu görüldü. Kulislere Mumcu'nun sözünü ettiği kişinin Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül olduğu iddiaları yayıldı. Gönül ise gazetecilerin bu konudaki sorularını yanıtsız bırakmayı tercih etti.

GERGİN DİYALOGLAR
Genel Kurul'da anayasa değişikliği görüşmelerinde ilginç diyaloglar ve tartışmalar da yaşandı.

* Anavatan Partisi Grup Başkanvekili Süleyman Sarıbaş, "Politbüro üyesi üç kişi, milletin reylerini heba ettiler" dedi.

* CHP'li Atilla Kart, Meclis'te yaşananları "anarşi ortamı" olarak değerlendirdi.