Hafta başında tüm yurtta görkemli törenlerle
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutladık . Bu güzel günün iki anlamı var. Birincisi bu bayram, milli iradenin egemen kılındığını ve bunun üstünde hiçbir gücün tanınmadığını gösterir.
İkincisi ise Atatürk'ün çocuklarımıza anlamlı bir armağanıdır . Bu ise dünyada tektir. Yarınlarımızın güvencesi olan çocuklarımıza böyle bir bayramın armağan edilmesi çok önemlidir. Bu, onlara olan güvenimizin dünyaya ilanıdır. Evet çocuklarımıza güvenmeliyiz. Daima onlara doğru yolu göstermeliyiz. Bu sembol günlerin dışında da onların yanında olmalı ve düşüncelerine saygı göstermeliyiz. Eskiden çocuğun seviyesine inerek bir şeyler yapmaya çalışırdık. Günümüzde bu düşüncenin bir geçerliliği kalmadı. Teknolojinin her gün bir adım ileriye gittiği bu dönemde çocuğun seviyesine çıkarsak, onunla bir şeyleri daha iyi paylaşırız. Ancak çocuklar da biz yaştakilerin bilgilerinden, tecrübelerinden ve görüşlerinden yararlanırlarsa hayatta daha başarılı olabilirler.
Çocuklarımız geleceğimizdir Bahçeşehir'de oturuyorum.
Ülkemizin Avrupa Şeref Bayrağı ile ödüllendirilen tek belediyesinde de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı törenlerle kutlandı. Ancak, bu beldede çocuklar yalnızca bu anlamlı günlerde ön plana çıkartılmıyor. Onlara çeşitli faaliyetlerde görevler verilerek özgüvenlerinin artması sağlanıyor. Böylece çocuklarımız, toplum yaşamındaki yerlerinin ne kadar önemli olduğunu görebiliyorlar.
Bence belediyeler, ülkemizde demokrasinin serpilip gelişmesinin, güçlenip yaygınlaşmasının ve toplumun bir yaşam biçimi haline gelmesini sağlamanın en temel alanlarından biri. Demokrasi bilincinin oluşturulmasında ve geliştirilmesinde yerel yönetimlerin, eğitim kurumlarıyla oluşturacağı sağlıklı işbirlikleriyle çocuklara yönelik projeler üretebilmeleri önem kazanıyor. Bahçeşehir Belediyesi'nin uygulamaya koyduğu en önemli projelerden biri,
Çevre Müfettişliği . Projenin amacı, ilköğretim çağındaki çocukları çevre sorunlarına karşı duyarlı kılmak. Belediye Başkanı Kemal Aydın da bu konuda çocuklara tüm yetkileri vermiş. Çocuklar dilediği her yeri denetliyor. Park yasağına uymayanlardan son kullanma tarihi geçen gıdalara kadar her yerdeler. Rastladıkları olumsuzlukları doğrudan ilgililere iletiyorlar. Ceza bile kestirebiliyorlar. Bahçeşehir Belediyesi çocuklara ve onların eğitimine önem veriyor. Onların nasıl bir kentte yaşamak istediklerini belirleme haklarına saygı duyuyor.
Çevre Müfettişliği Projesi'nin ikinci adımı olarak, MEB Demokrasi Eğitimi ve Okul Meclisleri Yönergesi gereği seçilen okul temsilcilerinin üyesi olduğu bir "
Milletin Meclisi " oluşturmak. Çocuklar bu mecliste, nasıl bir kentte yaşamak ve yapmak istediklerini tartışacaklar, kararlar alacaklar. Bu kararlarını da seçilmiş Belediye Meclisi'ne tavsiye edecekler. Bu meclis, çocukların kentlerine dair kararlar alma ve karar alma süreçlerini yaşatacak, tartışma, değerlendirme ve bilgilendirme ahlakını zenginleştirecek bir laboratuvar. Bahçeşehir Belediyesi'nde çocukların her zaman geçiş üstünlüğü var.
Başkan Kemal Aydın sadece çocuklar için toplantılarına ara veriyor. Kentinin çocuklarına bu kadar önem, öncelik ve değer veren her belediyenin Bahçeşehir Belediyesi gibi olmasının önünde bir engel olabilir mi? Çocukların yönettiği, yönetimde çocukların çok ciddi etkisi olduğu belediyelerin haksızlığın, yolsuzluğun, ahlaksızlığın içinde olması mümkün mü?
Çocuklarına zamanında gereken yatırımı yapmayan ve onlara güvenmeyen milletlerin geleceği güvenli olamaz. Geleceğe güvenle bakmamız için onları aklın ve bilimin rehberliğinde, çağın teknolojileriyle yetiştirmeliyiz. Onları ilgi ve sevgimizle geliştirmeliyiz. Ailelerle toplum olarak onlara sevgimizi ve güvenimizi göstermeliyiz. Onları şiddet ve yalnızlığa terk etmemeliyiz. Onlara hayatta başarılı ve mutlu olabilmeleri için uzlaşma kültürünü öğretmeliyiz.
Yayın tarihi: 25 Nisan 2007, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/04/25//gursoy.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.